İstanbul İl Jandarma Komutanlığında görevli 6 kadın astsubay, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden halatlarla Boğaz’a indi. Vatandaşlar tarafından ilgiyle izlenen kadın astsubayların nefes kesen gösterileri havadan görüntülendi.
İstanbul İl Jandarma Komutanlığında görevli 6 kadın astsubay, Jandarma Genel Komutanlığının 185’inci kuruluş yıl dönümü ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde İstanbul Boğazı’nda nefes kesen bir gösteri yaptı. Düzenlenen gösteride, 6 kadın astsubay ikili gruplar halinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü üzerinden halatlarla Boğaz’a indi. Dev Türk bayraklarının asıldığı köprünün üzerine gelen Üsteğmen Seher Cingöz, Astsubay Ebru Kiraz, Astsubay Duygu Erdem, Astsubay Şafak Okçu, Astsubay Aydanur Tarla ve Astsubay Eylül Bahram hazırlıkların tamamlanmasının ardından İstanbul Boğazı’na ikişerli grup olarak inmeye başladı. Halat inişini tamamlayan kadın astsubaylar, kendilerini bekleyen botlarla kıyıya çıkartıldı. İstanbul Boğazı’ndaki gösteri, vatandaşlar tarafından ilgiyle izlendi. Kıyıya çıkartılan kadın astsubaylar bir konuşma gerçekleştirdi. Öte yandan etkinlikte kadın jandarma personellerine ve gösterileri izleyen kadın vatandaşlara karanfil dağıtıldı. Kadın astsubayların nefes kesen gösterileri, havadan görüntülendi.
“Kadının gücünü bir kez daha göstermek istedik”
15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden halatla inen Astubay Duygu Erdem, “Biz bugün kadının gücünü bir kez daha göstermek istedik. Biz bu faaliyeti 5 kadın astsubay, 1 subay olarak gerçekleştirdik. Bu faaliyeti 5 yılda bir yapıyoruz. 2014 ve 2019 yıllarında bir kez daha tekrarlanmıştı. 2019 yılında Şırnak ilinde şehit olan Jandarma Astsubay Üstçavuş Esma Çevik, 2014 yılında ilk kez bu faaliyeti gerçekleştirdi. Biz bu gösteriyi 3 bölüm şeklinde yaptık. Önce iki kişi indi. Sonra iki kişi daha indi. En son iki kişi daha indi. Köprünün yerden uzunluğu 65 metre. Kadın operatörlerimiz ilk kez bu faaliyeti gerçekleştirdi. Onlar ilk kez bu kursu aldılar. Onlar da yoğun bir çalışma içerisinde bizimle birlikte eğitim gördü” dedi.
“Türkiye’deki tüm kadınlara armağan ediyoruz”
Daha önceki yıllarda köprüden halatla iniş gerçekleştirildiğinde de gurur duyduğunu söyleyen Astsubay Şafak Okçu, “Mülakatlara hazırlandığım dönem çok heyecanla girmiştim. Örnek aldığım köprüden inen kadın astsubaylarımız gibi ben de buradan iniş yapmak istemiştim. Bugün tüm kadınlarımıza, Türkiye’deki tüm kadınlara armağan ediyoruz. Bu sebeple inişimizi yaptık. Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı olarak da her zaman onların yanındayız. Özel günlerde de bu gibi etkinliklerle kadın astsubaylar ve subaylar olarak gücümüzü göstermek niyetindeyiz. Yaptığımız faaliyetten gurur duyuyoruz. Köprü 65 metre yüksekliğindedir. Biz zaten Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığının dağ arama kurtarma bölüğündeki personeliz. Köprüden, helikopterden, kurulduğu takdir de tesisten iniş yapma gibi faaliyetlerde bulunuyoruz. Bugün kadınlar günü olduğu için en son 2019 senesinde yapılan iniş faaliyetini gerçekleştirmek, yeniden anmak istedik. Dolayısıyla köprüden inişimizi gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
“Kadınların isteyip de yapamayacağı hiçbir zorluk yoktur”
Nefes kesen gösteride yer alan Astsubay Eylül Bahram, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde bu zorlu faaliyeti gerçekleştirme amacımız; ’kadınların isteyip de yapamayacağı hiçbir zorluk yoktur’ demekti. Tek hedefimiz buydu. Bütün kadınlarımızı temsilen iniş faaliyetini gerçekleştirdik. Hava şartları biraz zordu. Yağmur vardı ama kadınlar olarak bu zorlu mücadelede de ’biz de varız’ demek için köprüden güzel bir iniş faaliyeti gerçekleştirdik. Şu an ailem yanımda olduğu için ayrı bir mutluluk içindeyim. Hem heyecan, hem mutluluk hem de gurur var” diye konuştu.
“Kendisiyle gurur duyuyoruz”
Kız kardeşinin gösterisini izlemeye gelen Astsubay Eylül Bahram’ın ablası Fatma Ocak, “Kız kardeşimle gurur duyuyorum. Kadınlar Günü’nü kutluyorum” dedi. Uzman Astsubay Eylül Bahram’ın eniştesi Gültekin Ocak ise, “Biz de bu vesileyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyoruz. Kendisiyle gurur duyuyoruz. Zaten geninde ve kanında olan bir şey” şeklinde konuştu.