Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

BAKAN IŞIKHAN: “TÜM ÜCRETLİLERİN ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNE KADAR OLAN GELİRLERİNİN, VERGİ DIŞINDA BIRAKILMASINI SAĞLADIK”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığın 2024 yılı bütçesi üzerinde konuşma yaptı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile bağlı kurumların 2024 yılı bütçesi üzerine TBMM Genel Kurulunda konuşma yapan Bakan Işıkhan, konuşmasına İsrail’in yaklaşık iki buçuk aydır Gazze’ye yönelik sivil-çocuk, hastane-ibadethane-mülteci kampı ayrımı yapmadan gerçekleştirdiği saldırıları kınayarak başladı.

Soykırım yapan İsrail’in artık uluslararası hukuk önünde hesap vermesi gerektiğini kaydeden Işıkhan, “Saldırılar sonucunda şehit düşen Filistinli kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralı olanlara da acil şifalar diliyorum. Geçmişten bugüne, her daim mazlum ve mağdurun yanında yer almış bir millet olarak bugün de Gazze’nin sesi olmaya, onurlu ve adil tavrımızı ortaya koymaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Ülkenin güvenliği ve bölünmez bütünlüğünü korumak için canlarını feda eden şehitlere rahmet, gazilere sağlıklı ve uzun ömürler dileyen Bakan Işıkhan, geçtiğimiz gün hayatını kaybeden Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez’e de Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve Meclise başsağlığı dileklerini iletti.

ILO Ana Sözleşmesi’nin 19’uncu maddesi uyarınca bilgi veren Işıkhan, “Haziran ayında düzenlenen Uluslararası Çalışma Teşkilatı’nın 111’nci Uluslararası Çalışma Konferansı’nda, ülkemizin de oyuyla ‘191 Sayılı Güvenli ve Sağlıklı Bir Çalışma Ortamı konulu Uluslararası Çalışma Sözleşmesi ve 207 sayılı Tavsiye Kararı’ ile ‘Nitelikli Çıraklık konulu Tavsiye Kararı’ kabul edilmiştir. 2022 yılında ILO’nun Çalışma Yaşamında Temel İlke ve Haklar Çerçevesi’ne ‘güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı’ kavramı dâhil edilmiştir. 191 Sayılı sözleşmeyle; 15 uluslararası çalışma standardında bazı değişiklikler yapılmıştır. Temel olarak söz konusu uluslararası çalışma standartlarının ILO temel ilke ve haklarına atıf yapılan bölümlerine ‘güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı’ kavramı eklenmiştir. Söz konusu Sözleşme ve Tavsiye Kararı ile öngörülen değişiklik önerileri, teknik ve şekilsel nitelikte olup uluslararası çalışma standartları bünyesinde bütünlük ve netlik sağlamayı amaçlamaktadır” ifadelerini kullandı.

Bakan Işıkhan, Türkiye’nin 191 sayılı ILO Sözleşmesi’ni onaylaması ve bunun sonucunda değişiklik öngörülen Sözleşmeler arasında yer alan ve Türkiye’nin de daha önce onaylamış olduğu ‘182 sayılı En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Eylem Sözleşmesi’ ve ‘187 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliğini Geliştirme Çerçeve Sözleşmesi’nde bahsedilen değişikliklerin kabulü amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çalışmalara başlandığını bildirerek, şöyle devam etti: “111’nci Uluslararası Çalışma Konferansı’nda kabul edilen ve diğer yol gösterici belge niteliğinde olan ‘208 sayılı Nitelikli Çıraklık konulu Tavsiye Kararı’ ise, çıraklık kavramına net bir tanım kazandırmakta, hakları ve korunmaları da dâhil olmak üzere nitelikli çıraklığa ilişkin yüksek standartları belirlemektedir. Tavsiye Kararında, üye ülkelerin, ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde işbirliğine işaret edilmekte ve edinilen becerilerin ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde tanınması teşvik edilmektedir. Son olarak ILO, genel direktörü Sayın Gilbert Hangbu’nun, G-20 zirvesinde Hindistan’da ikili görüşmelerde bize ilettiği teşekkür mesajını sizlerle paylaşmak istiyorum: Hangbu; ‘Ukrayna-Rusya savaşı süresince tahıl koridoru sayesinde başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Devletinin üstün çabasıyla birçok Afrikalının açlıktan kurtulduğunu söyledi’. Bunun için Dünya Lideri Sayın Cumhurbaşkanımıza, milletvekillerimize ve Aziz Milletimize en içten şükranlarını ilettiler.”

“2024 Yılı İçinde Deprem Bölgesini Ayağa Kaldırmak İçin, İşbaşı Eğitim Programlarımız Başta Olmak Üzere Çalışmalarımıza ve Desteklerimize Devam Edeceğiz”

11 ili bir gecede yerle bir eden 6 Şubat depremlerini anımsatan Bakan Işıkhan, “Asrın afetinde binlerce insanımızı kaybettik. Bu tür afetlerin bir daha yaşanmamasını yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum. Binlerce ton beton yığınının altında kalan kardeşlerimizi kurtarmak için binaları büyük bir ustalık ve incelikle kazıyan tüm madenci kardeşlerime teşekkür ediyorum. Kahraman madencilerimizin başarılarını hep birlikte izledik. Ellerindeki kömür karasıyla; ülkemizin, milletimizin, evlatlarının ve evlatlarımızın geleceğini aydınlatan fedakar emekçilerimizden Allah razı olsun” diye konuştu.

6 Şubat depremlerinin işgücü piyasaları üzerinde ciddi anlamda olumsuz etkilere sebep olduğunu belirten Işıkhan, şunları kaydetti: “Bu olumsuz etkilerin en aza indirilmesi amacıyla; hızlı bir şekilde çalışma hayatı ve sosyal güvenlik alanında aldığımız tedbirler ile yaraları hızla sararak normalleşme çalışmalarına başladık. OHAL ilan edilen illerde işçilerimizin işten çıkarılmaları sınırlandırıldı. İşveren ve işçilerin yükümlülükleri ileri tarihlere ertelendi. Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan gelir ve aylıklar erken ödendi. Sosyal güvenlik kapsamında yer alan birçok kalemden katılım payı alınmaması sağlandı. Kısa çalışma ödeneği kapsamında deprem bölgesinde yer alan yaklaşık 111 bin vatandaşımıza toplamda 1 milyar lira ödeme gerçekleştirildi. Ayrıca, 82 bin vatandaşımıza yaklaşık 697 milyon lira nakdi ücret desteği ödemesi yapıldı. Deprem bölgesinde, Toplum Yararına Programlar uygulanmaya başlandı. Bu kapsamda; toplamda 57 bin kişilik program ile yaklaşık 7 milyar lira ödenek tahsis edildi. TYP uygulamalarında esneklik getirildi. Deprem bölgesi için mücbir sebep halinin 30 Nisan 2024 tarihine kadar uzatılmasıyla vatandaşlarımızın bazı yükümlülüklerini erteledik ve yapılandırma başvurularını düzenledik. 2024 yılı içinde de deprem bölgesini ayağa kaldırmak için, işbaşı eğitim programlarımız başta olmak üzere çalışmalarımıza ve desteklerimize devam edeceğiz.”

“Nihai Hedefimiz Bu Yüzyılı; Emeğin, Yatırımın, Üretimin, İstihdamın, Büyümenin, Kalkınmanın ve Refahın Yüzyılı Yapmaktır”

Bakan Işıkhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, küresel koşulları analiz ederek ve Türkiye’nin yapısal dinamiklerini dikkate alarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu ile daha güçlü, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir sosyo-ekonomik kalkınmayı teşvik etmeye yönelik politikaları uygulamaya devam ettiğini aktararak, “Nihai hedefimiz bu yüzyılı; emeğin, yatırımın, üretimin, istihdamın, büyümenin, kalkınmanın ve refahın yüzyılı yapmaktır; Herkesin sosyal güvenlik şemsiyesi altına alındığı, adil ve kapsayıcı bir Türkiye Yüzyılına ulaşmaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak 12. Kalkınma Planı ile Orta Vadeli Programı da dikkate alarak bazı alanlara odaklanmış bulunuyoruz. Bu doğrultuda, çalışma hayatının gündemine ilişkin önemli adımlar atmayı hedefliyoruz. Bu politika tedbirleri ile ulaşmakta kararlı olduğumuz ana hedefler bulunmaktadır; istihdamı artırmak, işgücü piyasasını güçlendirmek ve geleceğin ihtiyaçlarına uyum sağlamaktır” değerlendirmelerinde bulundu.

 

“Kadınların İşgücüne Tam, Eşit, Güvenceli ve Etkin Katılımını Teşvik Etmek Amacıyla İhtiyaç Duyulan Özel Programları Hayata Geçireceğiz”

Bu ana hedefler ışığında, çalışma hayatına ilişkin gündemin başlıklarına ilişkin bilgileri paylaşan Bakan Işıkhan, şunları söyledi: “Kadınların işgücüne tam, eşit, güvenceli ve etkin katılımını teşvik etmek amacıyla ihtiyaç duyulan özel programları hayata geçireceğiz. Mesleki ve teknik eğitimi, Türkiye’nin meselesi olarak görüyoruz. Mesleki ve teknik eğitim mezunlarının işgücü piyasasının ihtiyaçlarına daha iyi yanıt verebilmesini sağlayacak çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Tüm sektörlerin ana personel – ara personel; nitelikli – niteliksiz personel ihtiyacını belirleyerek işbaşı eğitim programlarını bu doğrultuda geliştireceğiz. Bu kapsamda, okul-sektör iş birlikleri ile staj ve işbaşı eğitimi programlarını yaygınlaştıracağız. Diğer hedeflerimiz ise; uluslararası rekabeti esas alarak stratejik insan kaynağımıza yatırım yapmak. Bu bakımdan; savunma sanayii, yapay zekâ, siber güvenlik, temiz ve sürdürülebilir enerji ile uzay teknolojileri gibi stratejik alanlarda kamu- üniversite-özel sektör iş birliği ile nitelikli işgücü yetiştireceğiz. Özel politika gerektiren grupları dikkate alarak iş ve meslek danışmanlığı hizmetlerinde hane bazlı izleme sistemine geçmek, böylece istihdam fırsatlarını daha fazla insanımıza ulaştırmak en önemli amacımızdır. İkiz dönüşüm olarak da ifade edilen yeşil ve dijital dönüşüm alanlarında meslek standartları ve yeterlilikler oluşturarak işgücünü bu yeni dönüşüme hazırlamak, yeşil ve dijital yetkinlik açığını kapatmak. İş-yaşam dengesini gözeterek yeni nesil esnek çalışma modellerine ilişkin hukuki düzenlemeleri gerçekleştirmek. Bu bağlamda, güvenceli esnekliği sağlamak üzere ikincil mevzuat çalışmaları yapmaktır.”

“5 Milyon İlave İstihdam Sağlayarak İşsizlik Oranımızın Yüzde 7,5’e Gerilemesini Hedeflemekteyiz”

Bakan Işıkhan, küresel ve bölgesel düzeyde yaşanan jeopolitik gerilimlerin ve ekonomik dalgalanmaların yanı sıra salgın hastalıkların, doğal afetlerin, su, gıda ve enerji krizlerinin, yeni risk ve belirsizlikleri ortaya çıkardığı bir ortamda Türkiye’nin, istihdamda ve işgücüne katılımda görülen artış eğilimini sürdürmeyi başardığına vurgu yaparak, “Bu kapsamda, 2028 yılı sonuna kadar 5 milyon ilave istihdam sağlayarak işsizlik oranımızın yüzde 7,5’e gerilemesini hedeflemekteyiz. İstihdam ve çalışma hayatı alanında, başta özel politika gerektiren gruplar olmak üzere toplumun tüm kesimlerine; yeterli bir gelirle; kayıtlı, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlandığı koşullarda iş imkânlarının sunulması temel amacımızdır” ifadelerini kullandı.

“Sendikal Hak ve Özgürlükler Konusunda Evrensel Değerleri Esas Alan Son Derece Önemli Düzenlemeler Yaptık”

 

Bakanlık olarak her fırsatta sosyal paydaşlarla bir araya gelerek, istişare ve diyalog mekanizmalarını sürekli canlı tuttuklarını vurgulayan Işıkhan, şöyle devam etti:

 

“Bu çerçevede 20 Ekim’de Üçlü Danışma Kurulumuzu uzun bir aradan sonra yeniden topladık. Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısını da Kasım ayı içerisinde gerçekleştirdik. Çalışma hayatındaki sosyal diyaloğun kurumsal, sistematik, kapsayıcı ve şeffaf biçimde işlemesinde önemli rolü olan sendikalarımızı destekliyor ve bu kapsamda sendikalaşma oranlarının artırılmasına önem veriyoruz. Sendikal hak ve özgürlükler konusunda evrensel değerleri esas alan son derece önemli düzenlemeler yaptık. Başta sendika üyelik işlemlerinde gerçekleştirilen yeniliklerle (e-devlet uygulamalarımızla), işçi ve işveren kuruluşlarının örgütlenmesini kolaylaştırdık. İşçilerde, 2013 yılında 1 milyon olan sendikalı işçi sayısı 2,5 milyona ulaşmıştır. Sendikalı memur sayısı ise; 2013’te 1 milyon 468 bin iken bugün 2 milyon 130 bine yükselmiştir.”

“Tüm Ücretlilerin Asgari Ücret Düzeyine Kadar Olan Gelirlerinin, Vergi Dışında Bırakılmasını Sağladık”

Bakan Işıkhan, son yıllarda dünyada, ekonomide yaşanan kaotik duruma rağmen asgari ücrette yapılan artışlara ve iyileştirmelere değinerek, “2002 yılında 184 lira olan net asgari ücreti; 2023 yılında 11 bin 402 liraya yükselterek; reel olarak 3 katına çıkardık. 2024 yılı asgari ücretini tespit etmek üzere Asgari Ücret Tespit Komisyonumuz 11 Aralık’ta çalışmalarına başladı. Komisyondan çıkacak kararın herkesin mutabık kaldığı bir ücret seviyesi olmasını ümit ediyoruz. Bildiğiniz üzere; tüm ücretlilerin asgari ücret düzeyine kadar olan gelirlerinin, vergi dışında bırakılmasını sağlamıştık. 2016 yılında başlattığımız Asgari Ücret Desteğini 2023 yılı Temmuz ayı itibarıyla sigortalı başına aylık 500 liraya yükselttik. 2023 yılının ilk dokuz ayı için 1,7 milyon işyerinde yaklaşık 24,8 milyar lira asgari ücret desteği verdik” dedi.

“Birinci Dereceye Yükselen Devlet Memurlarımız İçin 3600 Ek Gösterge Düzenlemesini En Kısa Sürede Hayata Geçireceğiz”

2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü ile toplu iş sözleşmeleri sonunda; işçilerin aylık brüt çıplak ücretlerini 15 bin liraya yükselttiklerini anımsatan Işıkhan, şunları aktardı:

“Bu yükseltme ile tüm brüt ücretlere 2023 yılı ilk altı ayı için refah payı dahil olmak üzere yüzde 45 oranında zam yapılmış ve diğer kalemlerde iyileştirmeler gerçekleştirilmiştir. Kamu çalışanlarımızın mali ve sosyal haklarını düzenleyen 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 2023 yılı Ağustos ayında gerçekleştirilmiştir. Büyük oranda uzlaşma ile neticelenen toplu sözleşme sonucunda Toplu Sözleşmenin geneline ilişkin oransal zam dışında; 11 hizmet kolunun tamamında sendikalarla mutabakat sağlanmıştır. Geçtiğimiz Temmuz ayında yapılan zamlarla, en düşük devlet memuru aylığı 22 bin liraya yükseltilmiştir. Böylece 2023 yılında en düşük memur maaşındaki artış oranı yüzde 142; ortalama memur maaşındaki artış oranı ise yüzde 129 olmuştur. Çalışanlarımızı enflasyona karşı koruma ilkemizi, önümüzdeki dönemlerde de aynı kararlılıkla sürdüreceğiz. 15 Ocak 2023 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren ‘3600 Ek Gösterge Düzenlemesi’ ile çalışan ve emekli 5,3 milyon kamu personeli ve bunların hak sahiplerinin ek göstergelerinin yeniden düzenlenmesini sağladık. Bununla beraber, birinci dereceye yükselen devlet memurlarımız için 3600 ek gösterge düzenlemesini de hükümet olarak en kısa sürede hayata geçireceğimizi kamuoyuyla paylaşmak isterim. Ayrıca, bu yılın başında kamuda sözleşmeli olarak görev yapan 460 bin personelimizi de kadroya geçirdik”

Bakan Işıkhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının önemli çalışma alanlarından birinin insana yakışır işler oluşturmak, çalışma şartlarını iyileştirerek iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak olduğunun altını çizerek, “İş sağlığı ve güvenliğinde sürdürülebilir iyileşme sağlayabilmek için en önemli olgu; koruyucu ve önleyici yaklaşım ile çalışma koşullarını güvenli hale getirmek ve toplumda 7’den 70’e kadar iş sağlığı ve güvenliği kültürünü oluşturabilmektir. Bu kapsamda yapılan çalışmalarla, 2002 yılında yüz binde 13,3 olan İş Kazası Ölüm Oranı, 2022 yılında yüz binde 6,6’ya düşmüştür” bilgilerini paylaştı.

“2022 Yılında İstihdamda ve İşgücüne Katılımda Görülen Artış Eğilimi 2023 Yılının Ekim Ayında Tarihi Yüksek Seviyelerine Ulaşmıştır”

 

Jeopolitik riskler ve yüksek enflasyon nedeniyle bozulan küresel ekonomik görünüme rağmen Türkiye ekonomisinin güçlü büyümesini sürdürdüğüne vurgu yapan Bakan Işıkhan, şunları kaydetti: “Güçlü ekonomik büyüme sonucunda yüksek seviyelere ulaşan istihdam ve işgücü artışının önümüzdeki dönemde de sürdürülmesi hedeflenmektedir. 2022 yılında istihdamda ve işgücüne katılımda görülen artış eğilimi 2023 yılının Ekim Ayında tarihi yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Ekim 2023 itibarıyla son bir yılda; işgücümüz 150 bin artarak 34,8 milyon, istihdamımız 737 bin artarak 31,9 milyon, işsiz sayımız 587 bin azalarak 3 Milyon ve işsizlik oranımız 1,7 puan azalarak yüzde 8,5 olmuştur. Bu oran; Son 11 yılın en düşük işsizlik seviyesidir. Ekim 2023 dönemi itibarıyla son bir yılda; genç işsizlik oranımız 4,9 puan düşerek yüzde 16,3 olarak gerçekleşmiştir. 2023 yılında ne eğitimde ne de istihdamda olanların oranı 2,4 puan düşerek yüzde 24,2 düzeyinde gerçekleşmiştir.”

“İş Kulüplerimiz 81 İlde 108 Birimde Hizmete Devam Ederek, Uygulamanın Başladığı 2017 Yılından Bugüne Kadar Hizmetlerimizden 258 Bin Kişi Faydalanmıştır”

Işıkhan, İŞKUR tarafından 2023 yılının Ocak-Kasım döneminde 1 milyon 99 bin kişinin özel sektörde istihdamına aracılık edildiği bilgisini aktararak, “Aktif işgücü piyasası programları ile işe yerleştirme hizmetleri, mesleki eğitim kursları, iş ve meslek danışmanlığı, işbaşı eğitim programı, istihdam teşvikleri ile engelli ve eski hükümlü hibe desteklerini sürdürmekteyiz. Pasif işgücü piyasası programlarıyla da kişilere işsizlik sürecinde gelir desteği sağlanması ve işsiz kalma riski taşıyanların istihdamlarının korunmasına yönelik faaliyetlerimize de devam etmekteyiz. İşe yerleştirme hizmetlerimizi ve diğer aktif işgücü piyasası programlarımızı özel politika gerektiren gruplara yönelik olarak yoğunlaştırıyoruz. 2002’den bu yana 4,4 milyon kadının, 466 bin engellinin ve 4,4 milyon gencin işe yerleşmesine aracılık ettik. Kadınlar, gençler, engelliler, uzun süreli işsizler gibi özel politika gerektiren kişiler için kurduğumuz iş kulüplerimiz 81 ilde 108 birimde hizmete devam etmekte olup, uygulamanın başladığı 2017 yılından bugüne kadar hizmetlerimizden 258 bin kişi faydalanmıştır. İşsizlik ödeneği kapsamında; bugüne kadar 10 milyon 360 bin vatandaşımıza 67,5 milyar lira; Kısa çalışma ödeneği kapsamında bugüne kadar; yaklaşık 4 milyon 320 bin işçimize 38,2 milyar lira ödeme yaptık. Özellikle deprem bölgesindeki illerimize yönelik olarak esneklikler sağlayarak bölgeye olan desteğimizi daha da artıracağız” şeklinde konuştu.

“Kayıtlı Sigortalı İstihdamının Arttırılması Başta Olmak Üzere SGK Tarafından Bugün 17 Farklı Prim Teşviki, Destek ve İndirimi Uyguluyoruz”

Öncelikle ve özellikle gençler başta olmak üzere her ailede en az bir çalışan olmasını sağlayacak Hane Bazlı İstihdam Destek Sistemini hayata geçirildiğini aktaran Bakan Işıkhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birçok ülke tarafından model alınan Mesleki Yeterlilik Kurumumuz aracılığıyla; meslek standardı sayısında 902’ye; ulusal yeterlilik sayısında 659’a ulaştık. 2024 yılında da ulusal meslek standardı sayısını bin 350’ye ulaştırmayı hedefliyoruz. Mesleki Yeterlilik Belgesini 204 meslekte zorunlu hale getirerek, ülkemizin ulusal markası ve işgücünün ehliyeti haline getirdik.

Sosyal güvenlik sisteminin sürekli iyileştirilmesi, kapsamının genişletilmesi, vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerde kalite ve etkinliğin artırılması ile hizmetlere erişime sağlanan kolaylıklarla sosyal güvenlik alanında geldiğimiz sevindirici noktayı da sizlerle paylaşmak istiyorum. 2002 yılında, gelirlerin giderleri karşılama oranı Sosyal Güvenlik Sistemimizde yüzde 71,5 iken; 2023 yılında yüzde 95 seviyesinde gerçekleşmesini hedefliyoruz. Bunlar o kadar önemli veriler ki değerli milletvekilleri. Prim gelirlerinin, aylık ve sağlık giderlerini karşılama oranı 2002 yılında yüzde 60,9 iken, 2023 yılında binlerce şükür yüzde 74,6’ya ulaşmıştır. Son olarak sosyal güvenlik açığının gayri safi yurt içi hasılaya oranı bakın 2002’de yüzde 2,2 iken 2023 yılında yüzde 0,44’e ulaşmıştır. Sosyal güvenlik sistemimizin sürdürülebilir olması sürecinde bu bizim için çok önemlidir. Bu veriler bizlere mali açıdan sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemine kavuştuğumuzu da göstermektedir. Sosyal Güvenlik Sisteminde sürdürülebilirliği daha da güçlendirmek amacıyla prim borçlarının takip ve tahsilat süreçlerini etkinleştireceğiz. Kayıt dışı istihdam ve kayıt dışı ücretle mücadelede veri analizine dayalı risk odaklı denetim faaliyetlerini artırarak prim tabanını genişleteceğiz. Kayıtlı sigortalı istihdamının arttırılması başta olmak üzere SGK tarafından bakın burası çok önemli, 17 farklı prim teşviki, destek ve indirimi uyguluyoruz.”

Işıkhan, Sosyal Güvenlikte yapılan devrimi bir tablo ile anlatarak, “Nüfusumuzun sosyal güvenliği kapsadığı bu veriye baktığımızda 2012 yılında nüfusumuzun yüzde 70’i sosyal güvenlik şemsiyesi altındayken, 2023 yılında neredeyse yüzde 100’e ulaşmış durumdadır. Bu sosyal güvenlik sistemi açısından bence devrim niteliğindedir. 2002 yılında aktif sigortalı sayımız değerli milletvekilleri 12 milyon iken bugün 25,6 milyona ulaşmıştır. Son olarak GSS’li sayılarına baktığımızda ise GSS’de 2002 yılında GSS’li veri bulunmazken bakın şu rakam çok önemli 2023 yılında 6,6 milyon primini GSS’li primini devletimiz ödemektedir. Bu da neyi gösteriyor? Sosyal devletimizin ne kadar gelişmiş olduğunu. Sigortalılarımıza ve emeklilerimize sunulan neredeyse tüm hizmetler e-Devlet platformuna taşınmış, erişimde büyük kolaylıklar sağlanmıştır. Bugün itibarıyla değerli milletvekilleri e-Devlet üzerinden hizmete sunduğumuz 168 hizmet ile bakın bu veri de çok önemli değerli milletvekilleri, e- devlette en fazla ziyaret edilen kurum SGK’dır. Ayrıca son yapılandırma uygulamamızla birlikte 166,7 milyar lira SGK’nın alacağı yapılandırılmış, Kasım ayı itibarıyla bu alacağın 27 milyar lirasından fazlası tahsil edilmiştir” bilgilerini aktardı.

EYT düzenlemesinin hayata geçirildiğini kaydeden Bakan Işıkhan, “Düzenleme ile 8 Eylül 1999 tarihi ve öncesi sigortalılar için emeklilikte yaş şartını kaldırdık. Vatandaşlarımızın talep ettikleri bu beklentilerini karşıladık. EYT kapsamında düzenlemeden faydalanan kişi sayısı bugün itibarı ile yaklaşık 2 milyondur. Emeklilerimizin Ramazan ve Kurban Bayramı ikramiyelerini 2 bin liraya yükselttik. En son bildiğiniz gibi çalışmayan emeklilerimize bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin lira ödeme yaptık. Çalışan emeklilerimiz için de kanun teklifi mecliste kabul edilip Resmî Gazetede yayımlandıktan sonra ödemeleri iki gün içinde yapacak şekilde hazırlıklarımızı tamamladık. Yeni yılda bütçemiz doğrultusunda emekli maaşlarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

“Önümüzdeki Dönemde Akılcı İlaç Kullanımını Teşvik Edecek; İlaç ve Tedavi Harcamalarını Rasyonelleştirecek Tedbirler Alacağız”

Alın terleri ile Türkiye’nin gelişmesine önemli katkıları olan, emeklilerin ekonomik refahlarının artırılmasıyla ilgili çalışmaların yanında sosyal refahlarının artırılmasına yönelik hazırlanan projelere yakın zamanda ivedilikle başlayacakları bilgisini paylaşan Bakan Işıkhan, şunları kaydetti:

“Önümüzdeki dönemlerde ev kadınlarına isteğe bağlı sigortalılık kapsamında prim teşviki vermeyi ve küçük esnafın emeklilik prim gün sayısı şartını ise 7 bin 200 güne düşürmeyi planlıyoruz. 2000’li yıllarda bedeli ödenen ilaç sayısı 3 bin 986 iken, bugün itibarıyla 8 bin 847 ilaç geri ödeme kapsamındadır. Bunların dışında önümüzdeki dönemde akılcı ilaç kullanımını teşvik edecek; ilaç ve tedavi harcamalarını rasyonelleştirecek tedbirler alacağız. Sağlık hizmet basamaklarının uygun kullanımının sağlanması amacıyla teşvik edici mekanizmalar geliştireceğiz. Sağlık hizmetlerinin geri ödemesinde risk analizini ve hizmet sunucularının davranışlarını dikkate alan denetim modelleri geliştireceğiz.”

Işıkhan, çalışma hayatında; hakkaniyeti, çalışma barışını, güvenli ve sağlıklı ortamları sağlamak, vatandaşlarımıza çalıştıkları ve emekli oldukları dönemde müreffeh bir hayat sunmak amacıyla 2002 yılından bu yana devrim niteliğinde icraatlar yaptıklarına vurgu yaparak, “Sendikalaşmanın önündeki engelleri kaldırdık, örgütlenmeyi ve sendikalara üye olmayı kolaylaştırdık. 1 Mayıs’ı ‘Emek ve Dayanışma Günü’ olarak resmî tatil ilan ettik. Kadınlara ve gençlere çalışma hayatında öncü teşvikler ve destekler sağladık. Kamuda başörtüsü yasağını kaldırdık. Birçok ülkeye rol model olan bir Mesleki Yeterlilik Sistemi kurduk. Tehlikeli işlerde Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirdik. SGK’yı tek çatı altına topladık, iflastan kurtararak sürdürülebilir olmasını sağladık. Genel Sağlık Sigortası’nı hayata geçirerek, tüm vatandaşlarımızı Sosyal Güvenlik Çatısı altında topladık. Geri ödeme kapsamındaki ilaç sayısını 3 katına çıkardık. Her alanda, anlatmaya saatlerin yetmeyeceği kadar çok icraat yaptık” diye konuştu.

“İnsanımızın Hayat Standardını Geliştirmek İçin Gece Gündüz Çalışıyoruz”

Daha çok yatırım yaparak, üreterek, ihraç ederek, büyüyerek istihdamı artırmaya devam edeceklerinin altını çizen Bakan Işıkhan, “Biz sadece iş değil insanımızın hayat standardını geliştirmek için gece gündüz çalışıyoruz.  Ekonomideki bu genel toparlanma ve yeniden büyüme sürecinin etkisiyle önümüzdeki yıl çok daha sevindirici bir istihdam artışı bekliyoruz. İnşallah bu yüzyılda her alanda güçlü bir Türkiye’den söz edeceğiz. Özetle; yaptıklarımız; yapacaklarımızın teminatı niteliğindedir. Türkiye Yüzyılı’nda kendi medeniyetimizden ve değerlerimizden hareketle yeni reformlar tasarlayacak ve inşallah da bunları hayata geçireceğiz. Cumhurbaşkanımız, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, insan merkezli politikalarımızla, adalet ve kapsayıcılığı ön planda tutarak, sosyal güvenliğin herkesi kucakladığı bir Türkiye Yüzyılına adım atmış olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Işıkhan, 2024 yılı bütçesinin ve bu bütçeyle gerçekleştirilecek tüm faaliyetlerin ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyerek sözlerini sonlandırdı.

TBMM Genel Kurulunda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve bağlı kurumların 2024 yılı bütçeleri kabul edildi.

Serpil ÇAKIRÇAVUŞ