Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bakan Kacır Ege Derin Teknoloji Fabrikası’nın açılışını gerçekleştirdi

BAKAN KACIR, “EGE DERİN TEKNOLOJİ FABRİKASI, İZMİR’DEN ÇIKACAK DERİN TEKNOLOJİ TURCORN’LARININ İLK DURAĞI OLACAK. EGE DERİN TEKNOLOJİ FABRİKASI KULUÇKA MERKEZİ İLE İZMİR’İMİZİN GENÇ GİRİŞİMCİLERİNE VE İNOVASYON ÖNCÜLERİNE DÜNYANIN KAPILARINI AÇACAĞIZ” DEDİ.

BAKAN KACIR, “EGE DERİN

Bakan Kacır, “Ege Derin Teknoloji Fabrikası, İzmir’den çıkacak derin teknoloji Turcorn’larının ilk durağı olacak. Ege Derin Teknoloji Fabrikası Kuluçka Merkezi ile İzmir’imizin genç girişimcilerine ve inovasyon öncülerine dünyanın kapılarını açacağız” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Avrupa Birliği (AB) programları EGE D-TECH Projesi kapsamında verdiği destekle Ege Teknopark bünyesinde kurulan, alanında Türkiye’de ilk ve tek olan “Ege Derin Teknoloji Fabrikası”nın açılışı gerçekleştirildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımı ile gerçekleştirilen Ege Derin Teknoloji Fabrikası açılış törenine İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, il protokolü, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

Törende konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Ege Derin Teknoloji Fabrikası Açılış Töreninde sizlerle bir arada bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Güçlü araştırma ve inovasyon altyapısına sahip şehrimizde derin teknolojilerde özgün ve yenilikçi iş fikirlerinin ticarileşmesine imkân tanıyacak bu altyapının İzmir’e ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Hızla gelişen teknoloji, hayatımızın her yönünü kapsayan devrim niteliğinde bir güç haline geldi. Geleneksel iş modelleri, otomasyon, yapay zekâ, büyük veri analizi gibi yenilikçi ve yıkıcı teknolojilerle birlikte radikal bir dönüşüme uğruyor. Artık özgün ve yenilikçi çözümler üretme yetkinliği, firmaların yeni düzende rekabet avantajı elde etmesi ve sürdürülebilir bir başarıyı sağlaması için anahtar rol üstleniyor” diye konuştu.

Türkiye’nin son dönemdeki başarılarını sıralayan Bakan Kacır, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, bu süreci Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin kritik teknolojileri milli olarak geliştirebilmesi, yüksek teknoloji alanlarında rekabetçi ürün ve hizmetler sunması için bir fırsat penceresi olarak görüyoruz. Savunma sanayisinde elde ettiğimiz başarı işte bu stratejik yaklaşımın eseri. Savunma sanayisinde karşılaştığımız pek çok engele, gizli-açık ambargoya rağmen yenilikçi teknolojilere odaklanarak ülkemizi insansız hava aracı üretiminde dünyada liderliğe taşıdık. Beşinci nesil savaş uçağımızı göklerle buluşturduk. Otomotiv sektöründe karlılığın araç satışları, satış sonrası hizmetler ve sigorta hizmetleri gibi geleneksel alanlardan; paylaşımlı mobilite, dijital hizmetler gibi yeni iş alanlarına kaydığı bir dönemde; kamu-özel destekli sektör girişimi olan yerli otomobil projemiz TOGG’u; bağlantılı, otonom ve akıllı girişim olan elektrikli otomobil olarak tasarladık. Ülkemizin 60 yıllık hayali yerli ve milli otomobili gerçeğe dönüştürdük” ifadelerine yer verdi.

“Teknolojiye yatırım yapan ülkeler bir adım önde”

Teknoloji girişimciliğine yatırım yapan ülkelerin kalkınma yolculuğunda bir adım öne çıktığı bir çağın yaşanıldığını ifade eden Bakan Kacır, “Biliyoruz ki yeniliğe ve dönüşüme liderlik eden Türk girişimlerinin başarı yolculuğu aynı zamanda Millî Teknoloji Hamlesi hedeflerimize ne kadar hızlı ulaşacağımızı tayin edecek. İşte bu stratejik anlayışla; Teknoloji ve İnovasyon Fonu, Bölgesel Kalkınma Fonu, Bölgesel Girişim Sermayesi Fon Çağrıları, Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Tech-InvesTR programı gibi fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla kamu kaynaklarının girişimcilerimiz için çarpan etkisi oluşturmasını sağlıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz mevzuat düzenlemeleriyle Ar-Ge teşviklerimizden üst düzeyde yararlanan Ar-Ge merkezleri ve teknopark firmalarının kullandıkları teşvikleri girişim yatırımlarına yönlendirdik. Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST bünyesinde düzenlediğimiz girişim yarışmaları ile TEKNOFEST takımlarının ortaya çıkardığı iş fikri ve ürünlerin girişime dönüşmesini destekledik. Teknoloji girişimciliği ekosistemimizin rekabet gücünü yükseltmek ve ülkemizi teknoloji girişimleri için bir çekim merkezi konumuna getirmek üzere bir vizyon belgesi niteliğindeki Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejimizi kamuoyu ile paylaştık. Turcorn 100 Programı’mızla da erken aşamayı başarıyla geçmiş, hızlı büyüme potansiyeli taşıyan teknoloji girişimlerinin, daha hızlı ölçeklenmesine ve küresel pazarlara açılmasına rehberlik ediyoruz. Avrupa’nın en büyük derin teknoloji fonu ve dünyanın ilk çok uluslu girişim sermayesi olan NATO İnovasyon Fonuna dahil olduk. Hedefimiz 2030 yılına kadar araştırma ve inovasyon altyapımızdan yeni girişimlerin yeşermesine destekleyerek ülkemizden 100 Turcorn, 100 bin teknoloji girişiminin çıkmasını sağlamak” diye konuştu.

“Teknoloji geliştiren ve üreten Türkiye’yi inşa etmeyi hedefliyoruz”

Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu doğrultusunda teknoloji geliştiren ve üreten Türkiye’yi inşa etmeyi hedeflediklerini vurgulayan Bakan Kacır, “Teknolojik gelişmelerin eşi benzeri görülmemiş bir hızla ilerlediği bir dönemde sağlık sektöründen tarıma, enerjiden ulaştırmaya kadar geniş bir yelpazede bilimin ve mühendisliğin sınırlarını zorlayan derin teknolojiler; bugün dünyamızın karşılaştığı en büyük sorunlara yenilikçi çözümler sunuyor. İnternet devriminin etkisiyle geleneksel iş modellerini dijital platforma taşıma üzerine kurulu start-up modelinin aksine, derin teknoloji iş modelinin odağında, yenilikçi ve yıkıcı teknolojilere odaklanarak teknolojik üstünlük geliştirme yer alıyor. Fakat derin teknolojilerin yüksek maliyetleri ve geliştirme sürecinin uzunluğu göz önünde bulundurulduğunda, derin teknoloji girişimlerinin başarısı için; üniversitelerin akademik potansiyeli, insan kaynağı ve altyapısını girişimcilik kültürüyle buluşturmak ve disiplinler arası işbirliğini teşvik etmek büyük öneme sahip” cümlelerini aktardı.

“Bu merkez Turcorn’larının ilk durağı olacak”

Ege Derin Teknoloji Fabrikasının açılışından dolayı memnuniyet duyduklarını dile getiren Bakan Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu tesiste sunduğumuz üretim, prototipleme ve laboratuvar ekipmanlarının yanı sıra kapasite geliştirme faaliyetleriyle İzmir ve çevresinin güçlü bilimsel araştırma altyapısını girişimcilik kültürüyle buluşturuyoruz. Bu altyapı bünyesinde Sosyo-Ekonomik Uyum İçin Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi (ENHANCER) Projesi kapsamında kurduğumuz Girişimciler için Derin Teknoloji Ön Kuluçka Merkeziyle de girişimlerin fikirden pazara yolculuklarında ihtiyaç duyduğu eğitim ve mentörlük hizmetini sunuyoruz. İnanıyorum ki önümüzdeki dönemde bu merkezde filizlenecek girişimler, işbirlikleri, ortaklıklar ve projeler; ülkemizin geleceğine ışık tutacak, yeni ufuklar açacak ve hali hazırda güçlü olan Türkiye girişimcilik ve inovasyon ekosistemini sağlamlaştıracak. Burası İzmir’den çıkacak derin teknoloji Turcorn’larının ilk durağı olacak. Bizler eser ve hizmet siyasetiyle İzmir ve İzmirliler için her zaman en iyisi için çalıştık ve çalışmaya da devam edeceğiz. Geçen sene tertip ettiğimiz ve Cumhuriyetimizin 100. Yılı için 3 büyük ilimizde düzenlediğimiz TEKNOFEST’de şahit olduğumuz üzere; İzmir’e, İzmirlilere imkân ve fırsat verildiği takdirde neleri başarabileceklerini yakinen gördük. Bu merkezle de güzel İzmir’imizden yeni start-up’lar, tekno-girişimler ve Turcorn’lar çıkacağına inancım tam.”

İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban ise “İzmir tarihten bu yana liman, ihracat ve sanayinin öncüsü olmuştur. Öncü rolünü özellikle bilişim teknolojisi alanında da devam ettirmesi oldukça önemli. İlimizde bu anlamda özel sektörün ve üniversitelerin ciddi çalışmaları var. Bu ve benzeri tüm çalışmalara Sayın Bakanımızın vizyonu ve liderliğinde Sanayi Teknoloji Bakanlığımız çok ciddi destekler veriyor. Bizde bu destek ve yardımların İzmir’e gelmesi için köprü olacağız ve desteklemeye devam edeceğiz. Sayın Bakanımıza verdikleri destekler için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da “Günümüzde bilgiye dayalı üretim ekonomisi ve yenilik faaliyetleri ülkelerin ve bölgelerin rekabet gücünün belirlenmesinde en önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Bu kapsamda; yerel düzeyde beşeri ve sosyal sermayenin güçlendirilmesi ve Ar-Ge çalışmalarının artırılması ulusal kalkınma yolunda katma değeri yüksek ürün üretimi ve bunların ticarileştirilmesi için önem arz etmektedir. Bu kapsamda Ege Üniversitesi olarak Devletimizin 12. Kalkınma Planındaki öncelikli alanlara ve TÜBİTAK’ın belirlediği yetkinlik analizlerine paralel üniversitemizdeki araştırma ekosistemini şekillendirdik” diye konuştu.

“TÜBİTAK programlarında lider üniversite”

Ege Üniversitesinin TÜBİTAK programlarındaki başarılarından söz eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Son 5 yılda TÜBİTAK nezdinde Ege Üniversitesi araştırmacılarının 143’ü TÜBİTAK 1001 olmak üzere 418 araştırma projesi desteklenmiştir. Üniversite-Sanayi İşbirliği Destek Programında ise desteklenen 22 proje ile Ege Bölgesinde birinci Türkiye’de dördüncü sırada yer almıştır. 2023 yılında TÜBİTAK- BİDEB 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projelerine yaptığı 293 başvurunun 196’sı kabul edilerek Türkiye birincisi olduk. TÜBİTAK BİDEB 2209-B Üniversite Öğrencileri Sanayiye Yönelik Araştırma Projelerinde ise 38 başvurusunun 24’ü kabul edilerek Türkiye ikincisi olmuştur. Lisans öğrencilerine erken aşamalardan Ar-Ge deneyimi kazandıran Stajyer Araştırmacı Programı (STAR) ile 252 Ege Üniversitesi lisans öğrencisi, Ar-Ge ekosistemine güçlü başlangıç yapmıştır. Birlikte Geliştirme Odaklı İnsan Kaynağı ve Sanayi Doktora Programı kapsamında 26 doktora öğrencisi ile Üniversitemiz Türkiye ikincisi olarak yer almaktadır. TÜBİTAK 1004 Programı Yüksek Teknoloji Platformları kapsamında Tohum Teknolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezimiz (EGE TOTEM) ile Ege Üniversitesi Aşı Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezimizin yürütücü olarak yer aldığı 2 büyük projede yer almaktadır. Ülkemizdeki 208 üniversite içerisinde uluslararası 22 patent başvurusu ve 46 ulusal patent başvurusu dördüncü olarak yer almaktayken patentlerin ticarileştirilmesinde ikinci sırada yer almaktadır” dedi.

“Fabrikamız pek çok alanda ‘tek durak’ olacak”

Konuşmalarını sürdüren Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, şunları kaydetti:

“Ege Teknopark olarak destek verdiğimiz ‘derin teknoloji’ odaklı çalışan girişimcilerin altyapı ihtiyacı doğrultusunda 2016 yılında kendi imkânlarımızla yaşam bilimleri laboratuvarı ve donanım prototipleme atölyemizi ön kuluçka girişimcilerimize ücretsiz olarak hizmete açtık. Bu altyapıdan elde ettiğimiz çıktıları geliştirmek üzere yapmış olduğumuz çalışmalar sonucunda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti mali iş birliği çerçevesinde finanse edilen Ege Teknopark yürütücülüğündeki Ege D-Tech Projesi Rekabetçi Sektörler Programı (RSP) kapsamında 6,5 Milyon Euro destek aldık. Bugün açılışını gerçekleştireceğimiz Ege Derin Teknoloji Fabrikasıyla bünyesinde seçilecek derin teknoloji girişimlerine sunulacak derin teknoloji odaklı kuluçka merkezi destekleri ile girişimcilerin sektörlerinde dönüşüm oluşturma potansiyeline sahip teknolojiler geliştiren startup’lara kaynak ve destek sağlayarak İzmir girişimcilik ekosisteminde inovasyonun teşvik edilmesi hedeflemekteyiz. Fabrikamızda, hedeflenen girişimcilere hızlı prototipleme, ölçek büyütme, seri üretim, eğitim, mentorluk ve yüksek teknolojiye sahip makine altyapısının sunulması ve bunların yetkinlik ve rekabet güçlerini artıracak ‘tek durak’ olacaktır.”