Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, bölgenin güçlü hayvancılık potansiyelini daha da ileri taşımak amacıyla şap hastalığıyla mücadelede seferberlik başlattı. Dr. Hüseyin Düzgün başkanlığında yürütülen sahada temelli uygulamalar, üreticilerin güçlenmesine ve bölge ekonomisinin gelişmesine katkı sağlıyor.
Balıkesir’de hayvancılık sektörüne yönelik kapsamlı bir güçlendirme hamlesi başlatıldı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, şap (SAT1) hastalığına karşı rapel aşılama çalışmalarında hız verilmesine karar alarak, bölgedeki tüm süt sığırı yetiştiriciliği işletmelerinde uygulamayı yoğunlaştırdı. Bu çerçevede İl Müdürü Dr. Hüseyin Düzgün ve teknik ekibi, büyükbaş hayvancılık yapan model bir işletmeyi ziyaret ederek çalışmaları yerinde incelediler. Ziyarette hayvan sağlığı, barınak koşulları, yem yönetimi ve aşılama prosesleri titizlikle kontrol edildi. Üreticilerin karşılaştıkları sorunlar dinlenerek çözüm önerileri sunuldu.
MODERN HAYVANCILIK UYGULAMALARI VE HASTALIK KONTROLÜ
İl Müdürü Düzgün, yapılan incelemeler sırasında modern işletmelerde uygulanan yemleme teknikleri, barınak hijyeni standartları ve otomasyon sistemleri hakkında detaylı bilgi aldı. Sağlıklı hayvan yönetimi, düzenli aşılama programları ve hastalık kontrolünün verimli üretim için vazgeçilmez olduğu ortaya kondu. Düzgün, “Sürü sağlığı güçlü olursa üreticisi güçlü olur” vurgusuyla şap aşılamasının bölgenin hayvancılık güvenliğinde oynadığı kritik rolü açıkladı. Şap hastalığıyla mücadele yalnızca veteriner sağlığı değil; aynı zamanda bölgenin ekonomik kalkınmasında da temel bir unsur olarak değerlendirildi.
BÖLGE EKONOMİSİNE GÜÇ KATMA
Balıkesir, ülkenin en önemli büyükbaş hayvancılık merkezlerinden biri olarak süt ve et üretiminde başı çeken konumdadır. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün başlattığı aşılama ve sağlık programları, sürü verimliliğini artırırken aynı zamanda üreticilerin ekonomik istikrarını da sağlamayı amaçlıyor. Dr. Hüseyin Düzgün, bölgenin güçlü tarım ve hayvancılık potansiyelinin modern yöntemlerle desteklenerek daha da ileriye taşınacağını belirterek, “Balıkesir hayvancılığını daha ileri taşıyoruz” mesajı verdi. Saha temelli bu yaklaşım, hastalıkların etkin kontrolü kadar bilinçli ve sürdürülebilir üretim kültürünün yerleşmesi açısından da önemli görülüyor.
