Bu Oyun Çok Tehlikeli

Çok eskiden radyo tiyatrosu yayınlanır, yaklaşık 20 dakika sürer. En heyecanlı yerinde, “Yarın aynı saatte radyolarınızın başında olun” derlerdi. Bu günlerde radyodan değil, ama televizyonlardan izliyoruz, ancak çok tehlikeli bir oyun.

2013 yılında Gezi olaylarında gördüğümüz bu oyunun ikinci perdesi gibi, ancak format neredeyse aynı. O tarihlerde, “Camide içki içtiler” söylentilerine, caminin imamı “Burada içki içilmedi” demesine rağmen, adamcağızı açığa alıp ölümüne sebep oldular. Ama “içki içtiler” söylemlerine devam ettiler. Yetmedi, Kabataş olayını çıkardılar, yalancı şahitler bulup televizyonlara çıkardılar. “Kaba taşta, deri giysili, dövmeleri olan erkekler başörtülü bacımızın üzerine idrarını yaptı” sözleri hala unutulmadı.

Tüm bu yaşananlarla rağmen, bugünkü Saraçhane olaylarına “Camiyi meyhane yaptılar” söylemleri, o zamanda şimdi de çok tehlikeli söylemler. İnsanlar bir tek taviz vermeyeceği konu budur: Dinimizle oynatmazlar. Ancak bu filmi daha önce oynatmışlardı, hiç gişe yapmadı. İkinci kez denemenin de hiç faydası olmayacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu önce diploması iptal edildi, ardından tutuklandı. Saraçhane’ye toplanan binlerce vatandaş ne diye haykırdı? “Hak, Hukuk, Adalet” ve “Kurtuluş yok, tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” Bunun dışında ben başka bir şey duymadım.

İmamoğlu için ön seçim yapıldı. 15 milyon 497 bin 957 kişi oy kullanmış. Çok iyi demek istediğim anda karşıma çıkan başka rakamlar oluyor. Örneğin, 5 günde 1.133 kişi gözaltına alınırken, 123 polis yaralanmış. Bunu duyunca, İmamoğlu’na kullanılan oy sayısı sevinmemizi engelliyor. 1.133 eylemci – aslında onlar eylemci değil, adalet peşinde koşan gençlerimiz. Hepsine çok üzülüyorum, açık söylemem gerekirse bir kardeşime daha farklı üzüldüm.

2019 yerel seçimlerinde Ekrem Başkan’ın otobüsünün arkasından koşarak, “Ekrem abi, her şey çok güzel olacak” diye bağıran küçük çocuk vardı: Berkay Gezgin. İşte o küçük çocuk artık delikanlı oldu ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde eğitimine devam ediyor. O Berkay Gezgin, Ekrem Abisi’ne desteğe gelince, o da gözaltına alındı.

“Her şey çok güzel olacak” diyorlar, gerçekten çok güzel olacak mı, Ekrem Başkan? Neden Silivri’de? Suç: Suç örgütü lideri olmak, belediye ihaleleriyle bağlantılı yolsuzluk, gasp, kara para aklama iddiaları diyen savcı Başkan’ı tutukladı.

Peki, İstanbul’da neden bu kadar kreş yaptın? Neden fakir fukaranın karnını kent lokantalarında doyurdun? Neden üniversite öğrencilerine yurt yaptın? Neden halk ekmek yapıp ucuz sattın? Binlerce çocuğa neden süt verdin? Askıda fatura olaylarını neden başlattın? Çok merak ettim.

Bakın, Ankara eski Belediye Başkanı Melih Gökçek, Dinozor Park’ta 2013 yılında 2 milyon 873 bin dolar ödedi, yani parayı sokağa attı. Hadi bırakalım Ankara’yı. Balıkesir eski Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, 31 Mart seçimlerinde yaptırdığı bir ankete 104 milyon ödediği kesinlik kazanmasına rağmen, sonuç tabii ki unutuldu.

Peki, halkın unutmadığı konular yok mu? Var, tabii ki. Allah utandırsın! Bir Diyanet İşleri Başkanımız var, Mustafa Kemal’in kurduğu bu ülkede bir yerlere gelmiş, ama 18 Mart Çanakkale zaferlerinde Atatürk’ün ismini anmaktan korkuyor. Ama bana Audi’yi çok gördüler deyip, “Fakirler zenginlerden önce cennete gidecek” deyip fakirliği öven bu insanlar, “bir lokma bir hırka” sözü makul olsaydı, 16 milyonluk araba istemezlerdi. Kısacası, bizleri Allah’la aldatamayacaklar.

Bazı zorunlu olarak bizleri yönlendirebilirler. Örneğin, bu ülkede 5 milyon 71 bin 272 kişiyi seçmediği kayyum yönetiyor. Biz Ekrem İmamoğlu’nu konuşurken, bakın arka planda neler oluyor:

• Cengiz Holding, Ankara Polatlı’da 1 milyon 116 bin metrelik 31 tarla acele olarak kamulaştırıldı.
• Bodrum, Fethiye ve Antalya (Konya Altı dahil) 12 şehirde toplam 1 milyon 946 bin 133 metre kara orman alanı sınırları dışına çıkarıldı.
• İzmir Çeşme’de 93 bin 500 metre arsanın imar planı değiştirildi, ticaret turizm alanı oldu.

Yani olay paraya döndü.

Kalın sağlıcakla.