“DEPREM ACISINI DERİNDEN YAŞADIK”

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi (BANÜ) tarafından “Türkiye Yüzyılının Başında” seminer serisinin ilki olan, Türkiye’nin önde gelen sismologlarından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Öncel’in davetli konuşmacı olduğu “Depremler ve Türkiye’nin Riskleri: Jeofizik Bakış” temalı seminer, Rektör Prof. Dr. İsmail Boz’un katılımıyla gerçekleştirildi. Fuat Sezgin Konferans Salonu’nda gerçekleşen seminere Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Alpaslan Serel, Prof. Dr. Feyzullah Temurtaş ile Prof. Dr. Ebru Kaya Mutlu, Genel Sekreter Vekili Faruk Küçük, akademik ve idari personel ve öğrenciler katılım gösterdi.

“DEPREM ACISINI DERİNDEN YAŞADIK”

Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlar için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan seminerin açılış ve selamlama konuşmalarını Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz gerçekleştirdi. Bizatihi yakın çevresinden verdiği kayıplarla deprem acısını derinden yaşadığını ifade eden Rektör Boz, “Türkiye Yüzyılının Başında” seminer serimizin böylesine anlamlı bir programla başlamasının önemini vurguladı.

“KENTSEL DÖNÜŞÜM BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”

Seminerin davetli konuşmacısı Prof. Dr. Ali Osman Öncel, gerçekleştirdiği sunum ile depremlerin ve Türkiye’nin bu doğal olaylarla karşılaştığı risklerin jeofizik perspektifini ele aldı. Türkiye’nin sismik konumu ve fay hatlarının potansiyel yıkıcı etkileri üzerinde duran Öncel, “depremlerin etkilerini kavramak ve depremlerle baş etme stratejilerini bilimsel temellere dayandırmak, toplumsal bir sorumluluktur” dedi. Deprem bilimine bireysel olarak vatandaşların da katkıda bulunabileceğini belirten Öncel, “vatandaş sismolojisi” modeli ile sosyal sorumluluğumuzu yerine getirebileceğimizi ifade etti. Yaşam alanlarının sağlam zemin üzerine kurulmasının hayati öneme sahip olduğu belirten Öncel, “Türkiye, aktif fay hatları üzerinde ve büyük bir deprem riski altındadır. Binaların sağlam olması bu konuda çok önemli. Zayıf zeminler üzerine kurulu binaların güçlü depremlerde yıkılması kaçınılmaz sondur. Maalesef mevcut yapı denetimleri zemin konusunda da yetersizdir. Bu bağlamda kentsel dönüşüm büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı. “Türkiye Yüzyılının Başında” seminer serisinin ilki olan “Depremler ve Türkiye’nin Riskleri: Jeofizik Bakış” temalı seminer, konuklardan gelen soruların cevaplandırılmasının ardından günün anısına çekilen hatıra fotoğrafı ile son buldu.