Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İlk Türk astronotu Alper Gezeravcı Eskişehir’de öğrencilerle buluştu

ESKİŞEHİR OSB TEKNİK KOLEJ’İNDE SON OLARAK SAHNEDE ÖĞRENCİLERLE ÖZ ÇEKİM YAPAN TÜRKİYE’NİN İLK TÜRK ASTRONOTU ALPER GEZERAVCI, OKULDAN AYRILDI.

Bu haberin fotoğrafı yok

Eskişehir’de OSB Teknik Kolej’ine gelerek liseli öğrencilerle buluşan Türkiye’nin ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı, ““2026 ve 2028 yılları arasında biz kendi ülkemizde ürettiğimize roketi, yine kendi ülkemizde ürettiğimiz hibrit yakıtlı motorla aya eriştirmeyi planlıyoruz” dedi.

Türkiye’nin ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı, Eskişehir’de lise öğrencileri ile bir araya geldi. Özel Eskişehir OSB Teknik Kolej’in konferans salonunda gerçekleşen buluşmaya çok sayıda önemli isim ve öğrenciler katıldı. Gezeravcı, programda öğrencilere uzay yolculuğunu, oradaki yaşam şartları, yapılan deneyler hakkında bilgi ve birikimlerini aktardı. Öğrencilerin Türkiye’nin ilk Türk astronotunu dikkatle dinlediği görüldü. Liseli öğrencilere tavsiyelerde bulunan Alper Gezeravcı, yapılan soru-cevap kısmında ise merak edilenleri cevapladı.

“2026 ve 2028 yılları arasında biz kendi roketimiz Ay’a eriştirmeyi planlıyoruz”

Salonda konuşan Türkiye’nin ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı, 2026 ve 2028 yılları arasında Türkiye’nin kendi ürettiği hibrit yakıtlı motorla, yine yerli imkânlarla geliştirilen bir roketin Ay’a gideceğinin müjdesini vererek şöyle konuştu;

“2026 ve 2028 yılları arasında biz kendi ülkemizde ürettiğimize roketi, yine kendi ülkemizde ürettiğimiz hibrit yakıtlı motorla aya eriştirmeyi planlıyoruz. Hedef ütopik gelebilir kulağa ama şuanda hali hazırda ayın etrafında bir tur atabilecek durumda, yani istersek biz bunu yapabilecek konumdayız.”

“Ben 23 yıldır havacılığın içerisindeyim”

Alper Gezeravcı, uzayda edindiği deneyimleri hakkında ise, “İstasyon uçan bir platform. Uçan bir platform olduğu için yine o suni olarak basınçlandırma ve farklı ısıtma soğutma sistemleri sürekli devrede. Bunlarla ilgili her an arıza olabilir. Bu uçan platformdan ayrılmanız öyle çok çabuk kolay değil. Dolayısıyla, istasyonun içerisindeki tüm acil durum senaryolarına önceden eğitim alarak hazırlık yapmanız gerekiyor. Ben 23 yıldır havacılığın içerisindeyim. Her yıl acil durum senaryoları ile ilgili zaten uçtuğumuz uçak tipi ne olursa olsun farklı eğitimlerden geçiyoruz ve farklı değerlendirmelere tabi tutuluyoruz. Tecrübe seviyeniz ne olursa olsun bu eğitimleri tazelemeniz ve o değerlendirmelere girmeniz gerekiyor. Ancak dünyada aldığımız acil durum senaryolarına ilişkin eğitimler orada yetersiz kalıyor. Burada Allah korusun bir yangın çıksa en yakın noktadaki minimaxı getirip yangının merkezine doğru doğrultarak belli bir mesafeden tetiği sıkarak karbondioksiti uygulayıp söndürüyoruz. Orada bu işi yapmaya kalktığınızda ideal şartlarda sadece ağzınızdan çıkan nefesi üflediğinizde dahi yer çekiminin ve sürtünmenin olmamasından dolayı uçabildiğiniz bir ortamın içerisinde o yangında minimaxa dokunduğunuzda sizi alıyor, bir yerden bir yere fırlatıyor. Onun için bir astronot eline herhangi bir yangın söndürücü aldığında direkt 2 astronot daha onu sabitliyor, sonra da kendilerini bir yere sabitlemek zorunda kalıyorlar. Dolayısıyla, bilinen ve rutin sıradan zor olmayan prosedürler orada bambaşka çözümler üretilmesi konular haline geliyor” diyerek bahsetti.

“Mars’a gidiş 6 ila 8 ay arası”

Dünyada yeni hedefin Mars gezegenine gitmek olduğuna değinen Gezeravcı, “Şimdi söyleyeceklerim kulağınıza biraz ütopik gelebilir. İnsanoğlu Mars’a gitmeyi kafaya koymuş durumda. Bilime ve kapitale yön verebilen odakların merkezlerin bu alanda yapmış olduğu yatırımlar, koymuş olduğu hedefler doğrultusunda aynı alanda rekabet gösterebilecek başka firmaların ve başka yatırım kaynaklarının da bu alana yönelmesi neticesinde 2024 rakamlarıyla uzay ekosistemi 600 milyar Dolar. 2035’e kadar bunun 1.8 trilyon Dolar’a erişmesi planlanıyor. Bu alanda faaliyet gösteren yüzlerce ülke yok, sınırlı sayıda ülke var. Sadece yüzde 1 pay alınsa tek bir ülke için 6 milyar Dolar’a denk geliyor bugünün rakamıyla. Bizim böyle büyük bir pastadan pay almamamız söz konusu değil ve kurulacak olan bu yaşam döngüsünde yaşam destek ünitelerine yönelik altyapı çalışmalarına da bugünden çalışmaya başladık. Neden? Mars’a gidiş esnasında en büyük sıkıntı atmosferi aşmak. İşin aslında en çetrefilli bölümü bu. Her seferinde atmosferi aşmak ve ardından bu yolculuğu gerçekleştirmek süreci şu anda zorlayan en büyük krater. Bunun için işin zorlu kısmını aştıktan sonra bir ara durak belirleniyor. Bu da ne? İnsanoğlunun daha önce erişmiş olduğu ay ortamı. Aya gidiş hesaplamasıyla 3 ila 3 buçuk gün arası. Mars’a gidiş 6 ila 8 ay arası. Şu anda hali hazırda aya kurulacak lojistik üssüne yönelik ciddi çalışmalar zaten yürüyor. Hâlihazırda 1’inci görev tamamlanmış, 2 ve 3’üncü kademeleri bekleyen bir görev süreci var ayla ilgili” dedi.

“Tarihimizde ilk defa çıktığımız uzayda alnımızın akıyla dünyaya geri döndük”

Son olarak uzayda yaptığı 13 deney hakkında da konuşan Türkiye’nin ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı, “Tarihimizde ilk defa çıktığımız uzayda alnımızın akıyla 13 adet özgün deney yapıp dünyaya geri dönme imkânı bulduk. Bu hem bizim açımızdan hem de yıllardan asimetrik rekabete maruz kalmak zorunda kalmış bilim insanlarımıza açısından değerli. Ortaya koydukları fikirler çok değerli ama birisinin fikri dünyada kalırken diğerinin fikri uzaya çıkıyor. Dolayısıyla, deneyini ve çalışmasını uzaya eriştirebilmiş kendi muadillerinin arasında asimetrik rekabete maruz kalıyordu bizim bilim insanlarımız. Lakin bu kadar güzelliğe rağmen şunu söyleyeyim ben size, bugün dünyada 8 buçuk milyar insan var. Bu insanların her gün yaptığı sıradan bir faaliyet var, yürümek. Milyarlarca insan her gün dışarıda milyarlarca adım attığı ve yürümek rutinimizin çok sıradan bir parçası olduğu halde bir anne babanın hayatındaki en değerli adım evladının bu hayatta attığı ilk adım. Bu da bu ülkenin evladının uzayda attığı ilk adımdı, hepimize hayırlı uğurlu olsun ”dedi.

Son olarak sahnede öğrencilerle öz çekim yapan Türkiye’nin ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı, daha sonra okuldan ayrıldı.