Her yıl 25 Kasım, dünya genelinde kadına yönelik şiddete karşı mücadelede bir dönüm noktası olarak anılır. Bu tarih, 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde Mirabal Kardeşler’in diktatörlüğe karşı mücadeleleri sonucu öldürülmelerinin ardından, Birleşmiş Milletler tarafından Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan edildi. Bugün, kadın haklarına duyarlılık arttıkça, bu önemli günde sesimizi yükseltmek ve kadına yönelik şiddetin sona ermesi için birlik olmak daha da kritik hale geliyor.
Kadına yönelik şiddet, sadece bireyin değil, tüm toplumun sorunudur. Ev içi şiddet, cinsel taciz, kadın kaçakçılığı ve kadın genital mutilasyonu gibi çeşitli biçimlerde ortaya çıkan bu sorun, sadece bir cinsin değil, insanlığın utancıdır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, stereotipler ve ataerkillik bu şiddetin temelini oluşturur. Bu nedenle, mücadele sadece kurbanlarla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda kök nedenlere de odaklanmalıdır.
Ülkeler arası farklar gözetmeksizin, kadına yönelik şiddetle mücadelede kararlılıkla hareket etmek zorundayız. Her birimiz, kendi çevremizde, işyerlerimizde ve toplumumuzda bu konuda farkındalık yaratmalı, sesimizi yükseltmeli ve değişim için adımlar atmaktan çekinmemeliyiz. Eğitim, bilinçlendirme ve toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik etmek, sadece bugünü değil, gelecek nesilleri de olumlu yönde etkileyecektir.
Devletler ve toplumlar, kadına yönelik şiddetle mücadelede etkin ve sürdürülebilir politikalar geliştirmelidir. Hukuki düzenlemelerin güçlendirilmesi, kurbanlara destek sağlanması ve suçluların adalet önüne çıkarılması bu mücadelede temel unsurlardır. Ayrıca, eğitim kurumları ve medya, toplumu bilinçlendirmek ve stereotipleri sorgulamak adına büyük bir rol oynamalıdır.
Bugün, sadece acıları hatırlamakla kalmayalım, aynı zamanda bir araya gelerek, kadına yönelik şiddetle mücadelede daha etkili adımlar atalım. Unutmayalım ki, güçlü bir toplum, kadınlarına karşı sorumluluklarını yerine getirebilen bir toplumdur. Sesimizi yükseltmek, bilinçlenmek ve eşit bir dünya için birlik olmak, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün gerçek anlamını taşımak demektir. Gelecek nesillere daha güvenli ve adil bir dünya bırakmak için şimdi harekete geçme vaktidir.
YORUMLAR