Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğü, giderek azalan su rezervinin oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Konya’da kuyular ve barajlardan sağlanan suyun dengeli kullanımı konusunda uyarılarda bulunan Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğü, gerekli hassasiyetin korunmaması durumunda çok daha büyük risklerin beklediğini belirterek, tüm Konyalıları su tasarrufu konusunda işbirliğine davet etti. Açıklamada, şehrin içme suyu ihtiyacının 2018 yılının Haziran ayından 15 Ağustos 2024 tarihine kadar Bağbaşı ve Altınapa barajlarından karşılandığı; 15 Ağustos 2024 tarihinden sonra da yüzde 50’sinin kuyulardan, yüzde 50’sinin ise barajlardan sağlandığı belirtilerek, “Barajlarda su olmamasının nedeni, buharlaşma, kuraklık, küresel iklim değişikliği, yağmur ve karın yağmaması. 15 Ağustos itibariyle Konya merkezde 201 adet kuyuyu çalıştırdık. Konya’da su kesintisi yapmamak için gayret ediyoruz. Kaynakları dengeli kullanmak için çaba sarf ediyoruz. 2018 yılında Bağbaşı Barajı’ndan, Mavi Tünel’den şehre içme suyu getirmeye başlamasaydık bu kadar uzun sürede kuyu suyu yetmeyecek ve Konya çoktan su kesintisiyle karşı karşıya gelecekti. Aldığımız önlemlerle bu noktaya kadar geldik” denildi.
“Suyu maliyet fiyatına veriyoruz”
Su rezervinin korunması için büyük bir hassasiyet gösterildiği vurgulanan açıklamada, “Lakin su tasarrufu yapmaz, suyu dengeli kullanmazsak daha büyük risklerle karşılaşacağız. Yer altı su seviyesinin azalmasından dolayı 15 litre/saniye kapasiteli olan kuyularımız, 10 litre/saniyeye düştü. Dolayısıyla kuyularda da küresel iklim değişikliğinden dolayı su azalması mevcut. Barajlardan ve yer altından su temini yapmak ise çok büyük elektrik enerjisi gerektiriyor. Girdi maliyetlerindeki artışa rağmen en ekonomik seviyede su hizmeti sağlıyoruz. Şu anda KOSKİ olarak suyu maliyet fiyatına veriyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“Susuzluğa rağmen diğer büyükşehirler gibi su kesintisine gitmedik”
İnsani tüketim amaçlı içilebilir su arzının dünyadaki en büyük sorunlardan biri olduğu dile getirilen açıklamada, gelecekte bu sorunun daha da büyüyeceği bildirildi. Türkiye’de özellikle bazı büyükşehirlerin zaman zaman su kesintisine gittiğini ama bunun Konya’da yaşanmadığı kaydedilen açıklamada, “Biz su kesintisi yapmadan 24 saat sağlıklı, içilebilir su hizmeti sağlamak için çaba harcıyoruz. Bu noktada hemşerilerimizin desteğine ihtiyacımız var. İş yerlerinde, evlerinde, bahçe sulamalarında, araç yıkamada; dolayısıyla içinde su olan her konuda hemşerilerimizin daha dikkatli olması lazım. Su tasarrufu yapmamız lazım. Yoksa yakın zamanda su kaynağı tükendiğinde çok daha büyük risklerle karşı karşıya kalabiliriz” cümlelerine yer verildi.
“Yeşil alanlarda çimleri azalttık, çalı bitkilere döndük”
Konya’da su kayıp-kaçak oranlarının yüzde 34’ten yüzde 24’e düşürülerek büyük bir başarı elde edildiği vurgusu yapılan açıklamada, “Burada hedefimiz yüzde 20’nin de altına düşmek. Büyükşehir olarak yeşil alanlarımızda çim alanlarını azaltarak daha az su isteyen çalı bitkilerine döndük. Bununla birlikte geri dönüşüm suyu kullanımını artırdık. Yaptığımız bu çalışmalarla yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağladık. Konya’mızın geleceği için bugünden adım atmamız gerekiyor. Her yaştan hemşehrimize görev düşüyor. Konya Büyükşehir Belediyesi olarak su tasarrufuyla ilgili her alanda elimizden gelen tüm çalışmayı ve tüm gayreti gösteriyoruz. Aynı çaba ve gayreti tüm hemşerilerimizden bekliyoruz. Suya sahip çıkmak vatana sahip çıkmaktır. Temennimiz kış aylarında yağışın fazla olması, şehrimizin kar yağışı alması, yağmurlarla birlikte barajlarımızın dolması ve su arz talebindeki dengeyi yakalamak” ifadeleri kullanıldı.
“Su, muadili olmayan tek madde”
Bir damla suyun değerini anlamak için suyun evlere hangi zorluklarla ulaştığını bilmek gerektiğine dikkat çekilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Bir damla suyun barajdan çıkıp evimize gelmesi 72 saat alıyor. Bağbaşı Barajı’ndan çıkan bir su, 200 kilometre mesafe kat ederek evimize geliyor. Su arada arıtılıyor, pompa istasyonlarından basılıyor, depolarda biriktiriliyor ve evlere dağıtılıyor. Bu noktada önemli bir husus da binalarda depoların temizlenmesi ve temiz tutulması. Bu, çok büyük önem arz ediyor. Bu konuda mülk sahiplerinin de daha dikkatli olmasını tavsiye ediyoruz. Su, doğadan gelmezse üretilemeyen ve başka elementlerle birleştirilerek elde edilemeyen, insanlığın en önemli hayat kaynağı. Dolayısıyla su bittiği zaman hayat biter. Özellikle Türkiye’nin belki tek uygulaması olan ücretsiz tatlı su arzını kesintisiz yapmak için gayret ediyoruz. Bu konuda hemşerilerimizden de destek istiyoruz. Tatlı su çeşmelerinden sadece içme amaçlı su kullanılması tasarruf konusunda bize yardımcı olacaktır. Hassasiyetlerinizi bekliyoruz.”