Milli Güvenlik Kurulu Bildirisi’nde, bölgenin geleceğinde terör örgütlerine ve onların destekçilerine hiçbir surette yer verilmeyeceğinin altının çizildiği belirtildi.
Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantı yaklaşık 2 buçuk saat sürdü. Toplantıda PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ VE DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik ve beraberliğe, bekaya yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla gerçekleştirilen operasyonlar hakkında Kurula bilgi sunuldu. Bildiride, Irak ile oluşturulan stratejik iş birliği zemininin her geçen gün güçlenmesinden duyulan memnuniyetin ifade edildiği belirtildi.
Müreffeh bir bölge ve gelecek inşa etmek maksadıyla güvenlik, ekonomi, enerji ve ulaştırma alanları başta olmak üzere müşterek ve çok boyutlu gayretlerin uzun vadeli bir anlayışla sürdürülmesinin öneminin vurgulandığı bildiride, “Bölgemizin geleceğinde terör örgütlerine ve onların destekçilerine hiçbir surette yer verilmeyeceğinin altı çizilmiş; terör örgütlerini cesaretlendiren tüm aktörlerin aklıselimle hareket ederek terörle irtibatlarını kalıcı şekilde ve gecikmeksizin kesmesinin önemine işaret edilmiştir” denildi.
MGK bildirisinde, PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünün Avrupa’da yaşayan vatandaşları ve temsilcilikleri hedef alan saldırılarının yakından takip edildiği belirtilirken, bölücü terör örgütünün gerçek yüzünü gözler önüne seren menfur saldırıların engellenmesi ve sorumluların cezalandırılması hususunda mesuliyeti bulunan devletlere, terör örgütlerine müsamaha göstermelerinin er ya da geç kamu düzenlerinin bozulması ve nihayetinde kendilerinin de terörün hedefi hâline gelmeleri ile neticeleneceği gerçeğinin bir kez daha hatırlatıldığı kaydedildi.
Bildiride ayrıca, Uluslararası Adalet Divanı ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına rağmen Gazze’deki katliamı sürdüren İsrail’in uluslararası hukuku yok sayan saldırı ve insanlık dışı uygulamalarına engel olunmamasının, uluslararası sistemin hâlihazırdaki yıpranmışlığını artıracağı ve meşruiyetinin daha fazla sorgulanmasına yol açacağının ifade edildiği belirtildi.
Bildiride, dünyanın gözleri önünde gerçekleşen katliamların neticeleri ile yalnızca faillerin değil iş birlikçilerin de yüzleşmek zorunda kalacağı vurgulanırken uluslararası topluma, Gazze halkına ve yardım kuruluşlarına yönelik saldırıların bir an evvel sona erdirilmesi ve bölgeye kapsamlı insani yardım ulaştırılması ile kalıcı barış için gösterilen çabalara destek vermesi çağrısında bulunulduğu kaydedildi.
Bildiride, 31 Mart 2024 mahalli idareler genel seçimlerinin, vatandaşların feraseti ve tüm kurumların gayretli çalışmalarıyla huzur ve güven ortamı içerisinde güçlü demokrasi geleneğine yaraşır şekilde gerçekleştirilmesinden memnuniyet duyulduğu ifade edildi.