3’üncü İstanbul Eğitim Zirvesi, uluslararası eğitim kurumu olan Türkiye Maarif Vakfı tarafından ‘Eğitimde Değişimi Yönetmek’ temasıyla Üsküdar Bağlarbaşı Kongre Merkezi’nde düzenlendi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in ve Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün’ün yanı sıra Bosna Hersek Eğitim Bakanı Naida Hota Muminovic, Demokratik Kongo Cumhuriyeti İlk, Orta ve Teknik Eğitim Bakanı Tony Mwaba Kazadi, Malezya Milli Eğitim Bakanı Fadhlina Binti Sidek de katıldı. Zirvede, yapay zeka, biyoteknoloji ve benzeri teknolojilerin kuşattığı insanın, dijitalleşme çağında eleştirel düşünme yeteneğini koruması ve insan olarak kalmasının mücadelesi ele alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan zirveye yazılı bir metin ile mesaj gönderdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan zirveye yazılı mesaj gönderdi
Zirve Türkiye Maarif Vakfı’nın tanıtım videosunun izletilmesiyle başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın zirveye gönderdiği mesaj Türkiye Maarif Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Türkben tarafından okundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zirvenin hayırlı olmasını dilediği mesajında özetle, “Türkiye son 21 yılda bilim ve teknolojide kaydettiğimiz ilerlemeler sayesinde eğitimde küresel cazibe merkezlerinden biri haline gelmiştir. Türkiye Maarif Vakfı, hassasiyetleriyle bir taraftan FETÖ’nün yol açtığı tahribatı giderirken, diğer taraftan eğitimde fırsat eşitliğine hizmet ediyor. Çalışmalarını takdirle takip ettiğimiz ve başarılarından gurur duyduğumuz vakfımıza, bizler de gereken desteği veriyoruz. Türkiye Maarif Vakfı’nın en büyük destekçilerinden biri olmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
“Kendimize ait yepyeni bir eğitim sistemi, eğitim felsefesi inşa etmek durumundayız”
Zirvede konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “İçinde yaşadığımız günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın dünyadaki egemen siyasal sisteme eylemli bir karşı çıkışını ifade eden ’dünya beşten büyüktür’ mottosunu aslında dünyada tam da bu zirvenin konusunu teşkil eden değişime referans oluşturabilecek bir karşı çıkış olduğunu sizlerle tartışmak istiyorum. Söylemek istediğim şey şu, dünya gerçekten çok büyük bir değişim geçirmekte şu anda. Bir kısmını fark ediyoruz, teknolojik gelişmelerden görebiliyoruz. Bundan 5 yıl önce sahip olduğumuz teknolojik plan bugün artık geri kalmış bir teknoloji olarak kabul ediliyor. Bunları görebiliyoruz ama içinde yaşadığımız için fark edemediğimiz başka değişiklikler başka paradigmalar var. Devlet kurgusu değişiyor, siyaset kurgusu değişiyor. Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi dünyadaki egemen siyasal düzeninde bu anlamda değişime ayak uydurması gerekiyor. Dünyada ekonomik tartışmalar yaşanıyor, ekonomik düzen değişiyor. Emperyalizm ve sömürgecilik üzerine kurgulanan dünya düzeni değişiyor. Bütün bu değişimlerin içerisinde bizler egemen dünya düzeninin bu değişim parametrelerine uygun bir biçimde biz de eğitim sektörüne kafa yoran kişiler olarak bu değişim sürecine ayak uydurmak zorundayız. Yeni kurulan dünya düzeninde bizler, küresel emperyalizmin ürettiği referanslarla, sistemle kendimizi ifade etmemek durumundayız. Biz Türkiye yüz yılına başladığımız bu dönemde, bu genel düzenin aksine kendi referans değerlerimizi, toplumsal değerlerimizi, tarihimizi, insani değerlerimizi referans alan dünyadaki bu anlamda yaşadığımız teknolojik değişmeleri de ıskalamadan kendimize ait yepyeni bir eğitim sistemi, eğitim felsefesi inşa etmek durumundayız” diye konuştu.
“Zirvenin parametre olmasını, bize bu anlamda katkılar sunmasını temenni ediyorum”
Sözlerine devam eden Tekin, “Bu zirveden, tüm bu oturum başlıklarından beklentim, dünyadaki bu değişimi doğru okuyup bahsettiğim referansları dikkate alan bize ait, bizi yansıtan bizim kuşağımızı eğitebilecek, bizim gençlerimizi eğitebilecek yepyeni bir eğitim felsefesinin ana parametrelerinin bu tartışmalardan çıkmasını ümit ediyorum. Sadece bu zirvede değil, bu zirvenin dışında da üniversitelerimizde çalışan değerli akademisyenlerimizin, eğitim konusunda fikir yürüten sivil toplum örgütlerimizin, siyasetçilerimizin, diplomatlarımızın, değişik ülkelerdeki bu anlamda küresel düzenden rahatsız olan meslektaşlarımızı bu anlamda kafa yoran, yeni dünya düzeninde bizim de var olduğumuzu bizim değerlerimizin de var olması gerektiğini açık yüreklilikle ortaya koyabilecek bir felsefe inşa etmeye davet ediyorum. Hep birlikte bunu hayata geçirmek durumundayız. Zirvenin son kısmında çerçevesini çizmeye çalıştığım yolculuğumuzda, zirvenin parametre olmasını, bize bu anlamda katkılar sunmasını temenni ediyorum” dedi.
“Türkiye’nin bir markası olmanın haklı gururunu yaşadığımızı ifade etmek isterim”
Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Birol Akgün, “Ülkemizin 2053 hedeflerine adım adım ilerleyişinde Türkiye Maarif Vakfı olarak uluslararası eğitimde Türkiye’nin bir markası olmanın haklı gururunu yaşadığımızı ifade etmek isterim. 3’üncü İstanbul Eğitim Zirvesi’nin ana teması ise eğitimde değişimi yönetmek. Zirveye yapay zeka, biyoteknoloji ve benzeri teknolojilerin kuşattığı, insanın dijitalleşme çağında eleştirel düşünme yeteneğini korumasını gündeme getirmek istedik” diye konuştu.
İHA