Srebrenitsa’da 1995 yılında yaşanan soykırımın 29. yıl dönümünde; İnegöl Belediyesi, Uluslararası Aliya Düşünce Derneği ve İnegöl Bosna Hersek Derneği iş birliğinde anma programı düzenlendi. 8 bin 372 şehidin dualarla anıldığı programda, Srebrenitsa soykırımını anlatan “Dinmeyen Acı: Srebrenitsa” isimli fotoğraf sergisi de gerçekleştirildi.
Bosna Hersek’te 11 Temmuz 1995’te yaşanan ve 8372 kişinin şehit edildiği soykırımın üzerinden 29 yıl geçti, ancak Srebrenitsa’nın acısı yüreklerde dinmedi. Aliya İzzetbegoviç’in “Unutulan soykırım tekrarlanır” sözünden yola çıkılarak her yıl yapılan anma programları çerçevesinde bu yıl da İnegöl Belediyesi, Uluslararası Aliya Düşünce Derneği ve İnegöl Bosna Hersek Derneği iş birliğinde Srebrenitsa Katliamını unutmamak ve unutturmamak adına anma programı düzenlendi.
Bugün 11.00’da Yeni Yaşam Alanı ve Kent Meydanında İnegöl Belediyesi yeni hizmet binası yanında bulunan sergi salonunda düzenlenen programda 8372 şehit dualarla anılırken, soykırımı anlatan 20 görselin yer aldığı “Dinmeyen Acı: Srebrenitsa” isimli fotoğraf sergisi de burada açılarak vatandaşların seyrine sunuldu.
“Bu acıyı anlatmak çok zor”
Anma programı ve sergi açılışında konuşan Uluslararası Aliya Düşünce Derneği Başkanı Ahmet Sert, “Yıl 1992-95 arasında Sırbistan’da Sırbistan’ın ve Yugoslav Halk Ordusu ile Sırp çeteler Avrupa’nın ortasında sadece Müslüman oldukları için Müslümanları yok etmek için bir soykırım gerçekleştirdi. İşte biz bugün bu soykırım için toplandık ve bunu anlamaya çalışıyoruz. Bosna Hersek’in genelinde 250 bin insan öldürülmüştü, 50 bin insan sakat bırakılmıştı, 40 bin kadına tecavüz edilmişti, 1 milyon insan yurdundan yuvasından göçe zorlanmıştı. Sadece başkent Sarayova’da 1425 gün süren bir kuşatma oldu. Bu kuşatmada 12 bine yakın Müslüman insan katledildi. Birleşmiş Milletlerin güvenli bölge ilan ettiği ve halkını da özellikle silahsızlandırdığı Srebrenitsa kasabası aslında küçük bir kasaba. Fakat BM burası güvenli bölge dediğinden, çevre illerde bulunan herkes o güvenli bölgeye intikal etti ve küçük bir kasabanın nüfusu kısa sürede 80 binlere ulaştı. İşte burada bir soykırım gerçekleştirildi ve Sırp milisler tespit ettikleri gençleri kamyonlara yükleyerek ormanlara götürüp 8372 insanı vahşice öldürdüler. Bu acıyı anlatmak gerçekten çok zor. Aradan 29 yıl geçmiş olmasına rağmen toplu mezarlarda tespit edilen naaşlar ailelere teslim edilmeye devam ediyor. Bu yıl 14 cenaze tespit edilerek bugün defnediliyor” dedi.
“Bosna Hersek ve Gazze, insanlığın sınava tutulduğu yerdir”
Aliya İzzetbegoviç liderliğinde Bosnalı Müslümanların bütün insanlığın özgürlüğü ve eşitliği için büyük bir bedel ödediklerini ifade eden Ahmet Sert, “Bosna Hersek için Aliya İzzetbegoviç şöyle diyordu; Bosna Hersek küçük bir toprak parçası değil, Bosna Hersek bir fikir ve idealdir. Bizler bu organizasyonları neden yapıyoruz? Çocuklarımızın, evlatlarımızın bilmesi ve öğrenmesi için. Yoksa buradaki herkes konuya vakıf. Srebrenitsa’da Gazze’de, Doğu Türkistan’da dünyanın pek çok yerinde yaşananların herkes farkında. Yeni nesillerimiz de bunları öğrenmeli ve bilmeli. Evlatlarımıza, çocuklarımıza bunları anlatmamız gerekli. Bosna Hersek ve Gazze, insanlığın sınav edildiği yerdir. Ya barış kazanacak ya savaş ya adalet kazanacak ya zulüm. Öyleyse bizler de adaletin, insanlığın kazanması için mücadele etmeliyiz” diye konuştu.
İnegöl Bosna Hersek Derneği Başkanı Fikret Doyan ise “Srebrenitsa katliamının 29’uncu yıl dönümü etkinlikleri için burada toplandık. Aliya İzzetbegoviç’in dediği gibi ne yaparsanız yapın ama soykırımı asla unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır” ifadelerinde bulundu.
“Tüm dünyanın zihnine kazımalıyız”
Programda son olarak kürsüye Belediye Başkanı Alper Taban çıktı. Şehrimizin Yeni Yaşam Alanı ve Kent Meydanı içerisinde bulunan sergi salonunda ilk programı yaptıklarını ifade eden Taban, “Bu yönüyle de kıymetli bir program. Kıvanç duyuyorum. Srebrenitsa katliamını tüm dünyanın zihnine, unutamayacakları şekilde kazımalıyız. 29 yıl önce Srebrenitsa’da çok kötü bir vahşet yaşandı. Bunları yapanları lanetliyoruz. Önce insan olmayı öğrenecek herkes. Bir meslek sahibi, bir makam sahibi, komutan, Cumhurbaşkanı, Belediye Başkanı, bir Vali olabilirsiniz. Ama önce insan olacağız. İnsan olmanın değerlerine kavuştuktan sonra, onun üzerine her şey inşa edilir. Biz tarihte ne varsa iyi ya da kötü şeyler Bunları asla unutmamalıyız. Aliya İzzetbegoviç çok büyük bir düşünür, çok büyük bir komutan, çok kıymetli bir insan. Onu da unutmamamız gerekiyor” dedi.
Konuşmasında 15 Temmuz’dan da bahseden Başkan Taban, şöyle devam etti: “Bakın önümüzde bir 15 Temmuz var, orada da bir program gerçekleştireceğiz. 15 Temmuz 2016’da hadsiz bir grup insan bu ülkenin karşısına geçerek, askerine silah sıkarak, baş kaldırarak ülkeyi ele geçirmeye çalıştılar. Bunların biteceğini düşünmüyorum ama bizim bunlarla mücadele edebilmek için bir ve beraber olmaya ihtiyacımız var. Dernekler, belediyeler, ülkeler ve devletler bunları anmaya devam ederken, bir de anlamaya çalışmak lazım. Anladığımızda kimin yanında durmamız gerektiğini daha iyi anlayacağız. Bu siyasi bir kavra değil, bu insan olmanın gereği. İnsan olarak durmamız gerekiyor doğrunun yanında.”
“Festival iptali doğru bir duruş”
Taban sözlerini şöyle noktaladı: “Bizler her yıl bu ay içerisinde Uluslararası Kültür Sanat Festivali gerçekleştiriyoruz. Bu yıl iptal etme kararı aldık. Sebebi de hem Filistin hem Doğu Türkistan’da devam eden katliamlar yüzünden bu kararı aldık. Ben bununla gurur duyuyorum. Ben yanlış bir şey yapmadım. Biz o insanlar için ne yapabiliriz diye düşüneceksek hep birlikte bu acıyı yaşayalım, anlamaya çalışalım. Ne olur bir festival olsa. Geçen yıl da iptal ettik depremden dolayı. Bunların hepsi doğru bir duruş. Büyük düşünür, büyük komutanın ifade ettiği gibi unuttuğumuz an, silindiğimiz andır. Yok olduğumuz andır. Dolayısıyla yeni nesillerin de bu yaşananları en iyi şekilde bilmesi, anlaması lazım.”
Konuşmalar sonrası Kuran-ı Kerim tilaveti ve dualarla şehitler anıldı. Ardından soykırımı anlatan “Dinmeyen Acı: Srebrenitsa” fotoğraf sergisi gezildi.