Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

SUSURLUK AYRANI NASIL YAPILIR?

Balıkesir’in Susurluk İlçesi’ne özgü olan Susurluk ayranı Türkiye mutfağı açısından önemli bir yere sahip. Kendine has tadıyla ünü yayılan Susurluk ayranının sırrı nedir?

Balıkesir’in Susurluk İlçesi’ne özgü

Susurluk ayranı, Balıkesir’in Susurluk ilçesine özgü, yapımı ve tadı klasik ayrana göre farklılık gösteren Türk mutfağına ait bir çeşit yöresel ayrandır. Yapımıyla klasik ayrana göre farklılık gösteren Susurluk Ayranı kendine has tadı ve köpüğü ile öne çıkıyor. Ayrıca herhangi bir katkı maddesi içermemesi ve tuz miktarının az olması, sadece yoğurttan mayalanan doğal yoğurttan yapılması ayrana tadını veriyor. Yoğurdun kendi yağ ve kaymağı alınmadan yapılması, köpüğünün oluşmasındaki temel etkendir.

Rivayete göre, Fatih Sultan Mehmet han yaptığı gezilerde güzargah olarak kullandığı o zamanki adıyla “Su Sığırlık” olan şimdiki adıyla Susurluk ilçesinin bulunduğu bölgeden geçişi esnasında bölgenin sulak ve bataklık olmasından dolayı veziri Zağnos Paşa’ya bu bölgede sığır yetiştir arazi buna çok müsait burada yetişen hayvanın sütü kaliteli ve lezzetli olur. Sütünden yoğurt, yoğurdundan da ayran yapar bana da bir tas ikram edersin diye talimat verir.Talimata uyan Zağnos Paşa bölgede hayvan yetiştiriciliğine başlar.Fatih Sultan Mehmet Han bir süre sonra yine bu bölgeden geçerken Zağnos Paşa hizmetkarların başı olan Ayşe Bacıya elde edilen sütten yapılan yoğurttan bir tas ayran yapılıp hünkara ikram edilmesini emreder.Ayşe Bacı hazırladığı ayranın üzerine bir tutamda saman serpiştirir. İkram edilen ayranı süzerek içmeye çalışan Hünkar, Ayşe Bacıya ayran soğuk ve çok güzel olmuş, lakin üzerindeki saman neyin nesi diye sorması üzerine Ayşe Bacı utanarak hünkarım soğuk ayranı hızlı içerek üşütüp hasta olmayasınız diye yaptım diye cevap verir. Bu davranış Fatih Sultan Mehmet Han’ın pek hoşuna gider ve emriyle ayran mirasına sahip çıkılır. Yaşanan bu güzel hikaye yüzyıllar boyu dilden dile dolaşarak ”Ayran Susurlukta içilir” sözü her yerde söylenmeye başlar.

Yıllar sonra 1960 yılında karayolunun Susurluktan geçmesiyle ilçe aktifleşir.İlçenin dışında yaşayan Şükrü Bey ve eşi de karayolundan geçen araçlara manda yoğurdundan yaptıkları soğuk ve köpüklü ayranları satmaya başlar ve bu işe öncülük ederler.Böylece Susurluk Ayranının ünü yayılmış olur. Melih Kadir EFE