Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Gülten İmren

DEĞİŞEN NE OLDU

8 Mart Dünya Kadınlar Günü ülke genelinde coşkuyla kutlandı. Kadınlar caddelere indi, sesleri çıktığı kadar haykırdı, kortej eşliğinde yürüyüşler yapıldı. Kadın Cinayetlerini Önleme Platformu esti gürledi, kadınları bilinçlendirdi, erkekler tarafından çiçekler verildi, günleri kutlandı. Buraya kadar çok güzel.

Ben de bir kadın olarak merak ettiğim bazı soruları sormak istiyorum: 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nasıl doğdu? Bunun yanıtını bilmeyen milyonlarca kadının var olduğunu hepimiz biliyoruz.

1857 yılında ABD’nin New York kentinde bir tekstil fabrikasında çalışan 40.000 dokuma ustası kadın işçi, eşit işe eşit ücret, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, doğum izninin verilmesi gibi talepleri nedeniyle greve gitti. Polis baskını artınca kendilerini fabrikaya kilitleyen 129 işçi, 8 Mart günü çıkan yangında yanarak can vermeleri nedeniyle bu tarih Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanıyor. Kısacası, haklarını ararken can veren kadınlar unutulmamış oluyor.

Tabii ki unutulmasın, ancak ülkemizde unutulan o kadar çok kadın var ki ben, kadın olarak inanın, gerçekten utanıyorum. Bu olayların başka ülkelerde yaşanıp yaşanmadığını araştırmadım, ama ülkemde yaşananlar beni endişelendiriyor. 2024 yılında ülkemizde 394 kadın öldürüldü, ayrıca 259 da şüpheli kadın ölümleri gerçekleşti. Yani toplam 653 kadın öldürülmüş. Bunların çoğu kıskançlık, boşanmak istemeyen erkekler veya evlilik tekliflerini kabul etmedikleri nedeniyle işlenen cinayetler.

Amerika’da 1857 yılında 129 kadın yanarak öldüğü için Dünya Kadınlar Günü ilan ediliyorsa, bizde de yılda öldürülen 653 kadın için her ay değişik eylemler yaratmalıyız.

Kadın derler ya: “Saçı uzun, aklı kısa.” O kısa akıllı kadınlar tarlada, damda, çapada, orakta, harmanda, mutfakta kısacası her yerde. Bir de saçımız kısa, aklımız uzun olsaydı kadınlar neler yapardı, bilemiyorum.

Yazımın başlığında değindim: Ne değişti? Sadece kadın konusunda değil, ekonomide, siyasette, sporda ne değişti? Bana göre pek değişen bir şey yok sanırım.

Değişmediğini şöyle anlatmak istiyorum: Geçtiğimiz günlerde Çayırhan Termik Santrali ve maden sahaları satışa çıkarıldı, ihaleyle satıldı. İhaleyi kazanan Akçadağ İnşaat, Enerji Madencilik kazandı. Hayırlı olsun! Termik santral ve madende çalışan yüzlerce madenci, bu tesisin satılmaması için yollara düşüp günlerce yaya yürüdüler. Yetmedi, kendilerini yeraltında madene kapattılar. “Burası satılırsa işsiz kalırız” endişesi yaşadılar. Neyse ki madenin yeni sahibi iş insanı Faruk Akçadağ, “Bundan sonra aynı ekiple çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Bu, işçiler için güzel bir haber.

Ülke için güzel olmayan tarafı ise, yapılan ihalenin adrese teslim yapıldığı: Termik santral ve maden sahasının 146 milyar değerinde olduğu oysa Akçadağ şirketi santral ve madeni sadece 20 milyara alıyor. Burada devletin zararı tam 8 kat. Yani yazımın başlığı gibi: Değişen ne oldu?

Aslında çok şey oldu. Mesela, insanların her geçen gün biraz daha gözü açılır oldu. Son örneği ise Vedat Milor: Binlerce kişinin gözünü açtı. Tebrikler, Milor!

Ülkemizde bir çok insan, Vedat Milor’un yemeklerin tadına bakıp yorum yaptığını ve havadan para kazandığını zanneder. Oysa Vedat Milor:

  • Galatasaray Lisesi sonrası Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nü başarıyla bitirmiş
  • Daha sonra Londra School of Economics’te eğitim görmüş ve 1990 yılında bu eğitimini tamamlamış
  • Doktorasını Amerika Kaliforniya Üniversitesi Berkeley’de sosyoloji üzerine yapmış
  • Aynı Üniversitede Asistan Profesör olarak çalışmış
  • Tezi en iyi doktora tezi seçilmiş
  • Amerika’da hukuk okumuş ve mezun olmuş
  • Bir süre Dünya Bankası’nda çalışmış

Kısacası, 4 üniversite bitirmiş, Profesör unvanı almış bir hoca. Kent Lokantaları’nın örtülü reklamını yapmış ve hakkında soruşturma açılıyor. Ben bu konuya yorum yapmam, sadece sorarım: Değişen ne oldu?

Kalın sağlıcakla.

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER