Atatürk’ün Diyarbakır’da Kolordu Komutanlığı yaptığı dönemde süt kardeşi Saime Hanım’la yaptığı yazışmalar gün yüzüne çıkarıldı. Doç. Dr. Kenan Özkan ve Prof. Dr. Sevilay Özer’in birlikte yürüttükleri çalışmalar sonucunda ortaya çıkarılan belgeler sayesinde Atatürk’ün ilk gençlik dönemine ait önemli bilgiler elde edildi.
Altınbaş Üniversitesi’nden Ortak Dersler Bölümü Öğretim Üyesi ve Tarihçi Doç. Dr. Kenan Özkan ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevilay Özer’in yaptığı çalışma ile Atatürk’ün gençlik yıllarına dair önemli belgeler bulundu. Yapılan arşiv çalışmasıyla Mustafa Kemal Atatürk’ün Diyarbakır Silvan’da Kolordo Komutanı olarak görev yaptığı dönemde süt kardeşi ile birbirlerine gönderdikleri mektuplar ortaya çıkarıldı.
Çalışmaya dair bilgi veren Doç. Dr. Kenan Özkan, “Daha önce ATASE olarak bilinen Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı, son düzenlemeden sonra Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı Arşiv ve Askeri Tarih Daire Başkanlığı olarak bilinen arşivdeki belgelerin, devlet arşivlerine aktarılmasıyla birlikte Atatürk Fonu olarak özel bir fon düzenlendi. Biz arşiv çalışmaları esnasında bu belgelere tesadüf ettik ve üzerine bir akademik çalışma gerçekleştirme kararı aldık. Kıymetli meslektaşım, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevilay Özer ile birlikte bir çalışma gerçekleştirdik” dedi.
Atatürk’ün hayatına dair önemli noktaları aydınlatıyor
Çalışmanın Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatına dair önemli bir dönemi aydınlattığını belirten Özkan, “Mustafa Kemal’in biyografisi üzerine halihazırda literatürde oldukça geniş külliyatlı bir çalışma listesi var fakat bu çalışmaların içerisinde Mustafa Kemal’in daha çok meslek hayatı ve daha çok meslekle ilgili zaferleri yer alıyor. Ancak çocukluk hayatına, ilk dönemlerine, ailesiyle olan ilişkilerine dair kısımlar biraz eksik. Bu mektup, daha çok bu alanı dolduran bir mahiyete sahip olması açısından bizim çalışmamıza kıymet katıyor. Biz bu biyografik alana bir katkı sağlamak amacıyla çalışmamızı gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
“Sütkardeşi ilk defa karşılaştığımız bir şahsiyet”
Özkan, Atatürk ve sütkardeşi Saime Hanım arasındaki yazışmalara dair şu bilgileri verdi:
“Mektuplar, Mustafa Kemal Paşa’nın sütkardeşi olarak ilk defa karşılaştığımız bir şahsiyet tarafından, Saime Hanım tarafından 1916 yılı Temmuz ayı içerisinde kaleme alınmış. O tarihlerde Mustafa Kemal Paşa, ikinci orduya bağlı olarak 16. Kolordu Komutanı vazifesiyle Diyarbakır Silvan’da görev yapıyor. Mustafa Kemal’e ‘süt hemşireniz’ hitabıyla biten bir mektup göndermiş. Daha önce Mustafa Kemal Paşa’nın Enver Behnan Şapolyo’nun 1954’te Mustafa Kemal’in biyografisi üzerine yazdığı çalışmadan, kız kardeşi Makbule Hanım’ın anlatılarından yola çıkarak Ümmügül isimli bir sütannesinin olduğunu biliyorduk. Fakat bir sütkardeşinin varlığından haberdar değildik. Bu mektubun sonundaki hitapla Mustafa Kemal’in Kuleli’de bir bölgede ikamet eden bir süt hemşiresinin olduğu anlaşılıyor. Fakat aile aslen Mustafa Kemal gibi Tırhalalı.”
Mektupta 18 yıldır görüşmediklerini belirtiyor
“Saime Hanım’ın mektubu yazış nedeni de oldukça ilginç” diyen Kenan Özkan, “Saime Hanım’ın eşi Nejad Bey telsiz telgraf memuru ve mühendis. Gönüllü olarak 1. Dünya Savaşı’na katılmış ve görev yeri olarak da tayini Mustafa Kemal’in görev bölgesine çıkmış. Saime Hanım’ın mektupta aktardığı bilgilere göre 18 yıldır görüşmeyen iki sütkardeş, bu vesileyle birbiriyle temas kurmuş oluyorlar. Mustafa Kemal Paşa, Saime Hanım’ın Temmuz 16’da yazdığı mektuba, dönemin şartları, savaş ortamı nedeniyle ancak Ekim ayında yanıt verebiliyor. Yanıtta daha ayrıntılı bilgiler öğreniyoruz. İlk nasıl karşılaştıkları, tanıştıkları ve daha sonra çok uzun bir süre niye görüşemediklerine dair bu bilgiler bize Mustafa Kemal’in çocukluk ve ilk gençlik yıllarına dair eksik bilgilerimizi tamamlamak ya da var olan bilgileri teyit etmek adına çok önemli bir veri sunuyor” şeklinde konuştu.
Mustafa Kemal Paşa, nakdi yardımda bulunuyor
Sütkardeşlerin daha sonra görüştüklerine dair herhangi bir belge henüz bulamadıklarını belirten Özkan, “Ancak Nisan 1923’te, yani bu mektuplaşmadan uzun bir süre sonra Mustafa Kemal’in Saime Hanım’a bir aracı vasıtasıyla 100 lira civarında nakdi yardımda bulunduğuna arşivdeki belgelerden ulaşıyoruz. Bu da demek oluyor ki irtibatı koparmamışlar. Saime Hanım mektupta çok uzun yıllar görüşmediklerini ifade ediyor. Bu hasreti gidermek adına Mustafa Kemal’den imzalı bir fotoğrafını istiyor. Fakat cephede olan Mustafa Kemal Paşa, şartlar müsait olmadığı için talebini karşılayamıyor ve annesi ile kız kardeşinin o tarihlerde Akaretler’de ikamet ettiği bilgisini ve ev adresini veriyor. Onlardan bu arzusunu giderebileceğini söylüyor” dedi.
“Atatürk’ün çevresine karşı hassasiyetini gösteriyor”
Bu mektupların, Mustafa Kemal’in karakter özelliklerini anlamak açısından önemli olduğunu belirten Özkan, “Cephede olan Kolordu Komutanı Mustafa Kemal’in bütün bu mesai içerisinde sütkardeşinden gelen mektuba cevap verme hassasiyetini göstermesi ve yıllar sonra para yardımı talebini de olumlu şekilde karşılaması, ahde vefa ya da çevresindeki insanlarla yakın ilişiler kurma hassasiyetine sahip bir lider olduğunu anlamamız açısından kıymetli” diye konuştu.
“Saime Hanım’ın yakınlarından irtibat bekliyoruz”
Çalışmaları daha ileri boyuta taşıyabilmek adına çağrıda bulunan Özkan, “Saime Hanım’ın bu mektubu Mustafa Kemal’in biyografisi üzerine önemli bir boşluğu doldurdu. Tabi ki biz bu çalışmayı daha da devam ettirmek ve Mustafa Kemal’in özellikle hayatının ilk dönemlerine ait bilgi eksikliğini gidermek istiyoruz. Saime Hanım’ın günümüzde hayatta olan yakınları, aile dostları ya da çevresinden konu hakkında bilgisi olanlardan bu konuda katkı bekliyoruz” dedi.