İngiltere ve Güney Kore: “Kuzey Kore’nin Rusya’ya silah ve asker göndermesini kınıyoruz”

İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ve Güney Kore Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul yaptıkları ortak açıklamada, “Kuzey Kore’nin devam eden yasa dışı silah transferlerini ve Rusya’nın Ukrayna’daki hukuk dışı ve saldırganca savaşını desteklemek üzere Rusya’ya asker gönderildiğine dair haberleri şiddetle kınıyoruz. Kuzey Kore’ye nükleer ya da balistik füzelerle ilgili teknoloji transferi yapılması ihtimalinden de derin endişe duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ve Güney Kore Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul, Seul’de gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak bir açıklama yayınladı. Kuzey Kore ile Rusya’nın artan askeri iş birliğine dikkat çekilen açıklamada, “Kuzey Kore’nin devam eden yasa dışı silah transferlerini ve Rusya’nın Ukrayna’daki hukuk dışı ve saldırganca savaşını desteklemek üzere Rusya’ya asker gönderildiğine dair haberleri şiddetle kınıyoruz” ifadeleri kullanıldı. Kuzey Kore ile Rusya arasındaki askeri iş birliğinin BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal ettiği ve küresel güvenliği tehdit ettiği vurgulanan açıklamada, “Ukrayna’nın adil ve kalıcı bir barışı güvence altına almak için ihtiyaç duyduğu desteği sağlamaya kararlıyız” denildi.

“Yakından takip ederek gerekli tedbirleri alacağız”

Silah ve askeri personel tedariki karşılığında Rusya’nın Kuzey Kore’ye neler sağladığının da yakından takip edildiği vurgulanarak, “Ayrıca, Kuzey Kore’ye nükleer ya da balistik füzelerle ilgili teknoloji transferi yapılması ihtimalinden de derin endişe duyuyoruz” ifadeleri kullanıldı. Böyle bir ihtimalin uluslararası nükleer silahların yayılmasını önleme çabalarını tehlikeye atacağı ve Kore Yarımadası ile dünya genelinde barış ve istikrarı tehdit edeceği hatırlatılan açıklamada, “Hint-Pasifik ve Avrupa-Atlantik bölgelerinin güvenliğinin her zamankinden daha sıkı bir şekilde iç içe geçtiğinin bilincinde olarak, durumu yakından takip edeceğimizi ve hukuksuz, pervasız ve istikrarı bozucu davranışları caydırmak için uluslararası toplumla birlikte gerekli tedbirleri aktif bir şekilde alacağımızı taahhüt ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.