Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Norveç, İrlanda ve İspanya 28 Mayıs’ta Filistin’i resmen tanıyacak

NORVEÇ, İRLANDA VE İSPANYA HÜKÜMETLERİNDEN ART ARDA YAPILAN AÇIKLAMALARDA, 28 MAYIS’TA FİLİSTİN’İN RESMEN DEVLET OLARAK TANINMASI KARARI ALINDIĞI DUYURULDU.

NORVEÇ, İRLANDA VE İSPANYA

Norveç, İrlanda ve İspanya hükümetlerinden art arda yapılan açıklamalarda, 28 Mayıs’ta Filistin’in resmen devlet olarak tanınması kararı alındığı duyuruldu. İsrail yönetimi ise karara tepki olarak Norveç ve İrlanda büyükelçilerini geri çağırdı.

Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store ve Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, Filistin gündemiyle ortak basın toplantısı düzenledi. Başbakan Store, 28 Mayıs’ta Filistin devletini resmen tanıyacaklarını duyurdu. Store, “Norveç hükümeti, Norveç’in Filistin’i bir devlet olarak tanımasına karar verdi. On binlerce kişinin öldüğü ve yaralandığı bir savaşın ortasında hem İsraillilere hem de Filistinlilere siyasi çözüm sunan tek alternatifi yaşatmalıyız: Yan yana, barış ve güvenlik içinde yaşayan iki devlet” ifadelerini kullandı.

Filistin’in kendi geleceğini belirleme hakkı olduğunu vurgulayan Store, “Hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin kendi devletlerinde barış içinde yaşama hakları vardır. İki devletli çözüm olmadan Orta Doğu’da barış olmayacak. Filistin devleti olmadan iki devletli çözüm olamaz. Başka bir ifadeyle Filistin devleti Orta Doğu’da barışın sağlanması için ön şarttır” dedi.

Filistin’in tanınmasının diğer ülkelere de güçlü bir mesaj gönderdiğini belirten Store, “Bu, sonuçta iki devletli bir çözüme ulaşmaya yönelik sürecin yeniden başlatılmasını mümkün kılabilir ve sürece yeni bir ivme kazandırabilir” ifadelerini kullandı.

Barış süreci ve çatışmaya siyasi bir çözüm bulunmadığı için yanlış yönde yol alındığını belirten Store, “Bu durumda ne Filistinliler ne de İsrail halkı güvenlik içinde yaşamlarını sürdüremez. Bu nedenle farklı düşünüp ona göre hareket etmemiz gerekiyor. Artık Filistin devletini tanımadan çatışmanın sona ermesini bekleyemeyiz” ifadelerini kullandı.

Store, “Gazze’de devam eden savaş, barış ve istikrarın sağlanmasının Filistin sorununun çözümüne dayanması gerektiğini açıkça ortaya koydu. Orta Doğu’da durum yıllardır bu kadar vahim değildi” dedi. Store ayrıca, iki devletli çözümün İsrail’in çıkarına olduğuna inandıklarını, bunun daha barışçıl, güvenli ve istikrarlı bir bölgenin kurulmasına yardımcı olacağını vurguladı.

“Filistin devleti aynı zamanda İsraillilerin güvenliğini de artıracaktır”

Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ise, “Filistin, ekonomik istikrarsızlık ve yardım bağımlılığının yanı sıra temel hakların eksikliğinden oluşan aşağıya doğru giden bir sarmalın içinde kalmış durumda. İsrail’in uzun süredir devam eden yasa dışı yerleşim birimleri kurma ve genişletme politikası, yaşayabilir bir Filistin devletinin temelini zayıflatıyor. Filistinliler arasında genel bir umutsuzluk hissi geçen her yıl daha da güçleniyor” şeklinde konuştu.

Kapsamlı bir Arap barış vizyonunun oluşturulmasına yönelik çabaların sürdüğünü ifade eden Bakan Eide, “Bazı Arap ülkeleri bu işin içinde ve Filistin’in bir devlet olarak tanınması önemli bir bileşen. Norveç, Suudi Arabistan ile yakın iş birliği yapıyor ve Avrupa’nın Arap barışı vizyonuna desteğini harekete geçirmek için aktif adımlar atıyor. Birkaç gün içinde Norveç, yeni Filistin Başbakanı ve hükümetinin reform planlarını sunacağı Brüksel’de Filistin konusunda uluslararası bir ortak toplantıya başkanlık edecek. Orada önemli bir ilerleme kaydetmeyi umuyoruz” dedi.

Eide, “Norveç, Filistin devleti kurulması projesini desteklemeye devam edecek. Başbakan Muhammed Mustafa’nın liderliğinde Filistin yönetimini güçlendirmeli, ateşkes sonrasında Filistin yönetiminin Gazze’yi yönetmesi ve tek bir Filistin hükümetinin oluşması için çalışmalıyız. Amaç, siyasi olarak uyumlu ve Filistin yönetiminin liderliğinde bir Filistin devletine ulaşmaktır” diye konuştu.

Eide, “İsraillilerin de Filistinlilerin de güvenliğe ve gelecek için umuda ihtiyacı var. Şu anda en acil olan şey ateşkesin sağlanması, Gazze halkına yeterli insani yardımın ulaştırılması ve rehinelerin serbest bırakılmasıdır. Uzun vadede Filistin’in bir devlet olarak tanınmasının, tarafları çözüm bekleyen nihai statü sorunlarına çözüm bulma hedefiyle barış görüşmelerine yeniden başlamaya teşvik edeceğini umuyoruz. Filistin devleti aynı zamanda İsraillilerin güvenliğini de artıracaktır” dedi.

“Kendi tarihimizden bunun (tanınmanın) ne anlama geldiğini biliyoruz”

Norveç hükümetinin tarihi açıklamasından kısa süre sonra İrlanda yönetimi de Filistin’i tanıma kararı aldığını duyurdu. İrlanda Başbakanı Simon Harris, gerçekleştirdiği basın toplantısında ülkesinin 28 Mayıs’ta Filistin devletini tanıyacağını açıkladı. Bu kararın İspanya ve Norveç ile koordinasyon içerisinde atılan bir adım olduğunu belirten Başbakan Harris, “Bu, İrlanda ve Filistin için tarihi ve önemli bir gündür” diye konuştu.

Harris, “Bugün İrlanda, Norveç ve İspanya, Filistin devletini tanıyacağı yönünde açıklama yapıyor. Her birimiz, bu kararı hayata geçirmek için gerekli olan ulusal adımları atacağız” dedi.

Kararla birlikte İsrail-Filistin sorununun iki devletli çözüm üzerinden sonlandırılmasına destek olmayı amaçladıklarını vurgulayan Harris, “Önümüzdeki haftalarda daha fazla ülkenin bu adımda bize katılacağından eminim” ifadelerini kullandı. “Gazze’deki Filistinliler en korkunç acılara, acılara, zorluklara ve açlığa katlanıyorlar” diyen Harris, iki devletli çözümün barış için “tek güvenilir yol” olduğunu söyledi.

Harris, “Oslo sürecinin üzerinden 30 yıl geçti ve belki de adil, sürdürülebilir ve kapsamlı bir barış anlaşmasından her zamankinden daha uzaktayız” diye konuştu.

İrlanda’nın 20. yüzyılda Britanya’dan bağımsızlığını kazandığına işaret eden Harris, “Kendi tarihimizden bunun (tanınmanın) ne anlama geldiğini biliyoruz. Bugünkü Filistin’i tanıma kararı, barışçıl bir gelecek kurulmasına yardımcı olmak için alınmıştır. İki devletli çözüm, kuşaklar boyu süren şiddet, misilleme ve kızgınlık döngülerinden kurtulmanın tek yoludur. İrlanda’nın bir devlet olarak tanınmasının sonunda artık barış içinde olan cumhuriyetimizin kurulmasına yol açması gibi Filistin devletinin Orta Doğu’da barışa ve uzlaşmaya katkıda bulunacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

“İki tarafın barış için müzakere etmesi çok önemli ve bu nedenle Filistin’i tanıyoruz”

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ise parlamentoda yaptığı konuşmada, “28 Mayıs Salı günü İspanya kabinesi, Filistin devletini tanıma kararını onaylayacak” dedi. Sosyalist lider, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’nde uyguladığı “acı ve yıkım politikasının” iki devletli çözümü tehlikeye soktuğunu söyledi. Sanchez, “Filistin’i birçok nedenden dolayı tanıyacağız ve bunu üç kelimeyle özetleyebiliriz; barış, adalet ve tutarlılık. İki devletli çözüme saygı duyulduğundan ve karşılıklı güvenlik garantisinin olduğundan emin olmalıyız. İki tarafın barış için müzakere etmesi çok önemli ve bu nedenle Filistin’i tanıyoruz” ifadelerini kullandı.

“İki devletli çözüm hiçbir zaman var olmama tehlikesiyle karşı karşıyadır” diyen Sanchez, “Buna izin veremeyiz. Harekete geçme yükümlülüğümüz var. Ukrayna’da olduğu gibi Filistin’de de çifte standart yok. İnsani yardım göndermemiz ve yerinden edilenlere yardım etmemiz gerekiyor. Bunu zaten yapıyoruz ancak daha fazlasının yapılması gerekiyor. Bu tanıma İsrail’e karşı değil, Yahudilere karşı da değil. Bu tanıma kimseye karşı değildir, barıştan ve bir arada yaşamadan yanadır” diye konuştu.

İsrail, Norveç ve İrlanda büyükelçilerini geri çağırdı

Norveç ve İrlanda hükümetlerinin Filistin devletini resmen tanıyacaklarını duyurmasının hemen ardından İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, İsrail’in iki ülkedeki büyükelçilerini geri çağırdı. Tanıma kararlarına tepki gösteren İsrail Dışişleri Bakanı Katz, İrlanda ve Norveç’in dünyaya ve Filistinlilere “terörizmin ödüllendirildiği” mesajı vermek istediğini öne sürdü. Katz, “İrlanda ve Norveç’e açık ve net bir mesaj gönderiyorum. İsrail, egemenliğini zayıflatan ve güvenliğini tehlikeye atanlar karşısında sessiz kalmayacaktır” ifadelerini kullandı. Kararın İsrail’in Gazze’deki rehineleri kurtarma çalışmalarına darbe indirdiğini savunan Katz, “İrlanda-Norveç saçmalığı bizi yıldıramaz. Hedeflerimize ulaşmakta kararlıyız” dedi.